KİMİ SUSUZLUKTAN KIRILIYOR KİMİNDE BOKLU SULAR DENİZE SALINIYOR!..
Bu mu gönül Belediyeciliği? Bu mu hizmet? Bu mu vatandaşa reva gördüğünüz? Madem altından kalkamayacaktınız, madem gücünüz yoktu neden var olan bir düzenin bozulmasına neden oldunuz?
Öyle ‘Gelmeyin, hizmet beklemeyin’ demekle sıyrılamazsınız… Gelecekler de, hizmet isteyecekler de…
Dün başlamadım bu mesleğe, yıllardır mesleğin içindeyim ve sahillerden serzenişler olmuştur çoğu zaman… Ancak bu yılki kadar yükselmedi sesler hiçbir zaman…
Hijyen, temizlik ve sağlık için suyun kaçınılmazımız olduğu şu dönemde, milleti susuzluktan öldüreceksiniz nerdeyse!.. Corona’dan kurtulanlar, susuzluktan gidecek bu gidişle!..
Evet sevgili hemşehrilerim… Erikli Sahili’ndeki vatandaşlarımızın su isyanı giderek büyüyor… Kimileri hiç su bulamıyor, kimileri çeşmeden akan çamurlu suyun tonuna 10 TL ödediğini iddia ediyor, kimi belediye eliyle tankerden tonunu 39 TL’ye alırken, kimileri de özel firmalardan tonu 70 ila 150 TL arasında değişen fiyatlarla suya sahip olmaya çalışıyor… Bu arada tankerle su satışı yapan şu özel firmaları kim denetliyor? Bazı vatandaşlarımız ödedikleri bedel karşılığında makbuz istediklerinde, ‘Makbuz isteyeceğinizi baştan söyleseydiniz su vermezdik!’ ya da ‘Hay Allah unutmuşuz makbuzu!’ şeklinde çeşitli akıl almayacak türde cevaplarla karşılaşıyor… Tankerle su satan biri makbuzu acep tankeri doldurduğu çeşmenin başında mı unutuyor!..
Benim aklımın ermediği de bugüne kadar bir kooperatif; yıllardır hınca hınç dolan, iğne atsan yere düşmeyecek kadar insan sirkülasyonunun yaşandığı Erikli Sahili’nin su ihtiyacını karşılarken, koskoca bir kurum ve neredeyse tatilci sayısının yarıya düştüğü şu dönemde su ihtiyacını nasıl karşılayamıyor… Ya da karşılamak yerine işi ticarete mi döküyor!..
Onu bunu bilmem ama sahillerimizde güzel şeyler olmuyor!.. Kimi susuzluktan kırılıyor kiminde boklu sular denize salınıyor!.. Bu arada sahillerde sinekler cirit atıyor!.. Düne kadar ‘Sineklerin nesli tükendi, artık sinek görmeden yaz sezonu bitiyor’ diyen insanlar, sinekten ağzını açamıyor!..
Keşan’da geçen Pazar günü bir ilaçlama yapıldı, sinekler daha o akşam bayıldı ve 3 gün etrafta dolaşmadı… Demek ki haftada 2 gün ilaçlama yapılsa, sinek falan kalmayacak etrafta… Tatilciler sezon başından bu yana, ya bir ya da iki kez ilaçlama yapıldığını belirtirken, ‘Eskiden her gece ilaçlama yapılırdı’ diyor…
Bu vatandaşımızdan dinlediğim ‘Eskiden, eskiden’ muhabbetleri bana, gelen gideni aratıyor gibi geliyor!..
Ve Keşan’ı yönetenler, Keşan’a bağlı mücavir alanlarımızdan sorumlu yöneticiler… Daldan dala uçmayın, o parti senin bu parti benim çat kapı yapmayın, doğum günleri kutlamak, düğün hatırı yapmak yerine; dört bir yandan yükselen serzenişlere odaklanıp, çözüm üretin… ‘Gönül almak, hatır yapmak’ yerine; hizmet verin!.. Saygılar benden size, su ve sinek meselesini en yakın sürede çözmeniz dileğiyle… Çözmezseniz de çözdürene kadar sizinleyim biline!..
