Reklam
Reklam

5-6 ARALIK TARİHLERİNDE YAPILACAK

5-6 ARALIK TARİHLERİNDE YAPILACAK
  • 10.11.2020
Reklam

Edirne Barosu Yönetimi, İdare Mahkemesinde yürütmeyi durdurma kararı verilmesini beklemeksizin, bir ay öncesinden yapması gerektiğinden yönetim kuruluyla genel kurul kararı aldı. Baro, 5-6 Aralık’ta genel kurulu yapacağını ilan etti.

Edirne Baro Başkanı Avukat Alper Pınar, “Bunu engelleyecek yasal bir düzenleme yok.” dedi.

Edirne Barosu, 5-6 Aralık 2020’de genel kurula gidiyor. Çoğunluk sağlanamadığı takdirde 12-13 Aralık’ta genel kurul yapılacak. Baro Başkanı Av. Alper Pınar, engelleyecek yasal düzenleme olmadığını belirtti. İdare Mahkemesinde yürütmeyi durdurma kararı verilmesini beklemeksizin bir ay öncesinden de yapılması gerektiğinden yönetimin genel kurul kararı aldığını kaydeden ve sürece değinen Av. Pınar, şunları açıkladı: “Normal şartlarda avukatlık kanununa göre genel kurullar son yapılan değişiklikle çift yılların Ekim aylarının ilk haftasında olmak üzere düzenlenmişti. Aslında bu çok büyük bir değişiklik değildi. Zaten 2 yılda bir yapılıyordu. Sadece bazı bürolarda kuruluşları itibarıyla seçimler tek yıllarda yapılıyor. Biz Edirne Barosu olarak seçimleri çift yılların Ekim aylarında yapıyorduk. Kanun düzenleme kapsamında Ekim ayının ilk haftasında kararımızı aldık. Meslektaşlarımıza, kamuoyuna gerekli duyuruyu yaptık. 1 ay öncesinden yapmamız gerekiyor. 15 gün öncesinden de İlçe Seçim Kurulu’na başvurumuzu yaptık. Tutanaklarımızı teslim ettik. Seçimlerin yapılmasına sadece 1 gün kala sabah saatlerinde İç İşleri Bakanlığının bir genelge yayınladığını ve geniş katılımlı toplantıların kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları dahil ertelendiğine dair bir haber aldık. Bu haberi aldığımızdan itibaren yönetim kuruluyla yaptığımız istişarede genelgenin kanuna aykırı olamayacağı eğer gün içerisinde sadece bu genelge kalacaksa seçimimizi normal kanunun bize emrettiği şekilde Cumartesi günü itibarıyla yapacağımızı çoğunluk sağlanamadığı takdirde tutanağımızı tutup bir sonraki haftaya tekrar seçimi yapmak üzere baromuzdan ayrılacağımızı kararlaştırdık. Fakat gün içerisinde daha farklı gelişmeler oldu. Önce İl Hıfzıssıhha Kurulu seçimlerin yapılamayacağına dair yasaklanmasına dair bir karar aldı ve gün içerisinde bize tebliğ etti. Biz bunu da değerlendirdik. Buna rağmen avukatlık kanununun bize emrettiği şekilde yapma kararı aldık. Akşamüstü saatlerinde yüksek seçim kurulu tarafından ilçe seçim kurullarına bir karar gönderildi. Bu karar bizim baromuza akşam saatlerinde tebliğ edildi. Bu kararda siyasi parti kongrelerinin yapılabileceği baro seçimlerinin ise yapılamayacağına dair bir karar vardı. İlçe seçim kurulu da bunu bize almış olduğu kararla birlikte ‘seçimleri yapamazsınız’ diye bildirdi. Avukatlık kanunun ek 2. maddesi var. Bu maddede ‘seçimler yargı denetiminde yapılır’ diyor. Yüksek Seçim Kurulu bu seçimlere bir gözlemci bir komiser ve hakim nezdinde yapılacağına dair görevlendirmeler yapıyor. Resmi olarak sandık getiriyor. Yüksek Seçim Kurulu’nun bu seçimi yapamazsınız kararı üzerine İlçe Seçim Kurulu da bize bunu tebliğ edince ve tabi ki gözlemci ve gerekli yasal temsilcileri göndermeyeceğini ifade edince seçimleri yapmamızın yasal anlamda dayanağı kalmadı. Biz seçimi yapsak bile bunu yarın öbür gün onaylayacak ve bize mazbatayı verecek bir kurul kalmadı.

‘İL HIFZISIHHA KURULU KURULU KARARININ İPTALİ YÖNÜNDE DAVA AÇMIŞTIK’

Dolayısıyla yaptığımız değerlendirmede yapacağımız genel kurulu erteleme kararı aldık. Fakat yönetim kurulundaki arkadaşlarımızla İl Hıfzıssıhha Kurulu’nun kararını iptali noktasında dava açma konusunda mutabık kaldık. Nitekim Pazartesi günü itibarıyla hemen ertesinde İdare Mahkemesi’nde Edirne Valiliği İl Hıfzıssıhha Kurulu’nun kararının iptali yönünde dava açtık. Bunu açma gerekçemiz şuydu. Yüksek Seçim Kurulu kararında İl Hıfzıssıhha Kurulu bu konuda bir karar verdiyse seçimleri yapamazsınız diye bir madde koymuştu.

Dolayısıyla yasal olarak biz İl Hıfzıssıhha Kurulu kararının iptalini sağlarsak seçimleri yapmamızın önünde bir engel kalmayacak. İdare Mahkemesi dava açıldıktan sonra idarenin davaya cevap verme süresi belirleniyor. Onlar da olabildiğince makul ve 30 günlük cevap verme süresini 15 güne indiren bir karar verip idareye tebliğ ettiler. 3 Kasım itibarıyla idarenin cevap verme süresi sona eriyordu. Bu arada bazı illerde Muğla, İzmir ve en son olarak Bursa’da idare mahkemeleri idarenin cevabı üzerine yürütmeyi durdurma kararı verdi. Fakat bu yürütmeyi durdurma kararına rağmen seçimleri yapamadılar. Çünkü İlçe Seçim Kurulları dedi ki ‘siz yürütmeyi durdurma kararı getirdiniz ama bizim takvimimize göre yasal anlamda 15 gün öncesinden bildirim yapmanız gerekir ki biz de size yetkili temsilci verelim.’

BARO YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI VERİLMESİNİ BEKLEMEDİ

Sonuç itibarıyla tüm  bunların hepsini toparlarsak esasen kanunla yapmamız gereken seçim bir genelgeyle maalesef hukuka aykırı bir şekilde engellenmiş oldu. Bugün geldiğimiz noktasında idare mahkemesinde yürütmeyi durdurma kararı verilmesini beklemeksizin artık 1 ay öncesinden yapmamız gerektiğinden yönetim kuruluyla karar aldık. Şu anki duruma göre 5-6 Aralık tarihlerinde tekrar genel kurulumuzu yapmak üzere ilan ettik. Çoğunluk sağlanamadığı takdirde 12-13 Aralık’ta genel kurulumuzu yapacağız. Meslektaşlarımıza bildirdik.

‘ENGELLEYECEK YASAL BİR DÜZENLEME YOK’

Şu an için bunu engelleyecek yasal bir düzenleme yok. Pandemi nedeniyle Ekim ayında bu seçimlerin yapılması önlenmesini bir nebze anlayabilirdik. Ama bunun eşit ve adaletli bir şekilde tüm kurumlara uygulanması gerekirdi. Seçimden 1 gün önce yapılmaması gerekirdi. Bundan daha makul bir süre önce ve tüm kurumlara olacak şekilde olması gerekirdi. Ben şunu anlamam. Bir  öncesinden bildirirsiniz. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının seçim yapmalarını pandemi nedeniyle uygun görmüyoruz dersiniz. Ben bunu bu şekilde anlarım ama içerisinde siyasi partilerin de olması gerekir.

‘SİYASİ PARTİ KONGRELERİNİN YAPILDIĞI ORTAMDA PANDEMİNİN GEREKÇE OLMASI TUTARLI GELMİYOR’

Siyasi parti kongrelerinin yapıldığı bir ortamda pandeminin gerekçe olması bana tutarlı gelmiyor. Çünkü pandemi riski varsa bunun bütün kurumları kapsaması gerekir. Dolayısıyla ben bu anlamda bunu da tutarlı bulmuyorum. Tek umudum gerçekten 5 Aralık’ta bütün önlemlerin alındığı, pandemi kurallarına azami hassasiyet gösterildiği bir ortamda seçimleri yapabilmek. Edirne Barosu 500 avukattan oluşan ve genel anlamda genel kurullara %80 katılımın olduğu yaklaşık olarak 400 meslektaşımızın katılmasını beklediğimiz bir genel kuruldur.

Dolayısıyla seçimde oy kullanma noktasında da bütün salona sadece 1 veya aralıklı olarak 2 kişinin alınabileceğinin mümkün olduğu bir ortamda ben azami maske, mesafe gibi kurallara riayet edilerek seçimlerin siyasi parti seçimlerinin yapıldığı bir ortamda aynı şekilde yapılabileceğini düşünüyorum. Tabi ki bekleyip göreceğiz. Sonuçta biz yasal olarak kararımızı aldık. Önümüzdeki günlerde yasal bir düzenleme olur mu, pandemi nedeniyle tekrar bir erteleme gelişir mi bilemiyoruz. Böyle bir gelişme olacaksa bunun asla bir genelgeyle olmaması gerekiyor. Tamamen hukuka aykırı. Bunu kabul etmiyoruz. Umarız ki hukuku yaralayan, kanunlara aykırı olan bir alt normla seçimlerin yapılması engellenmez. Yeni yapılacak seçimlerde aday olmayacağımı 24 Temmuz’da deklare etmiştim. Ekim ayında aday olmadığım bir seçimde Aralık ayında yapılacak seçimde tekrar aday olmam söz konusu olmaz. Bu anlamda Aralık ayında yapılacak seçimlerde aday değilim. Aday olacak meslektaşlarım zaten adaylıklarını açıkladılar. Onlara da tekrar seçimlerin yapılması halinde başarılar diliyorum.” (Sevcan KALIPÇİNDEN ELMACI)

 

Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ