Reklam
Reklam

AÇ KÖPEK FIRIN DUVARINI DELER

AÇ KÖPEK FIRIN DUVARINI DELER
  • 07.11.2020
Reklam

Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı

2010 Roman açılımı rüzgârlarının estiği, yaprakların henüz solmadığı günlerdi. Şarkıcı Kibariye ablam “Kimbilir” şarkısının ahengi içinde yanıp tutuşuyordu. “Kimbilir bu gidişin dönüşü olacak mı? Ah nasıl bakacağım yollarına Ufkumda batan güneş bu sabah doğacak mı? Kalben ne kadar bu dertli olacağım kim bilir” diye. Yıl 2020. Romanların ufkunda güneş hâlâ doğmadı. Doğan yeni zamlar, çaresizlik ve umut tükenmişliğidir. Kaybolan yaşantımızın içindeki sosyal dramdır. “İtibardan tasarruf olmaz!” düşüncesi, bazen de “Abartmayın” anlayışına dönüşebilmektedir. Birilerinin eli balda, bir eli yağda, bizler cefa da. Tüzel kişiliğimiz sayesinde ezilen Roman grupların hatta diğer yoksul kesimlerin sesi olmaya gayret ediyoruz. Zor olsa da.. Bu kışın dönüşü zor alacağı kesin. Yoksullara, Romanlara verilen kömürün torba sayısının azalacağı, torba sayısının 48’den 34’e düşeceği, 12 torba kömür eksik verileceğine ilişkin duyumlar alıyoruz. Yanında da 200 TL verileceği söyleniyor. Bu para ve verilecek olan kömür garip gurebaya kaç gün yeter? Bunun yanında genellikle Roman vatandaşlarımızın daha çok rağbet gösterdiği ucuz sakatat et ürünlerinde aşırı orandaki zam yoksulların, Roman vatandaşlarımızın satın alma gücünü zayıflatmış durumdadır. Halimiz sakat bu gidişle sakatat etlerini bile satın almakta zorlanacağız. Sakatat kırmızı et, işkembe, mumbar, uykuluk, yürek, ciğer, şirden, kelle paça gibi et ürünlerini tenceresinde kaynatmanın zorluğunu daha fazla yaşayacaklardır. Tencerenin dibi karardığı kadar, yaşamsal zorluk iç dünyamızı da karartmaktadır, gelecek endişesi taşıyoruz. Kibariye ablamız “Kalben ne kadar bu dertli olacağım kim bilir” dese de, bu kışı çok dertli geçireceğimiz kesindir. Türkiye’de uzun zamandır yürütülen ekonomi politikalarından en çok etkilenen kesim dezavantajlı kesimlerdir. Yoksulluk makası açıldı, boğazımız daraldı, umudumuz karardı. Yandaşlara sefa, yoksullara, Romanlara cefa. Şayet şu anda izlenen ekonomi politikalarında bir değişim olmaz ise; Türkiye’de yeni yoksulların, çaresizlerin sayısı hızla artacak, toplumsal bir sosyal patlamaların yaratacağı ahlâk erozyonu genişleyecektir. Maalesef ülkemizin içinde bulunduğu siyasal ve ekonomik şartlar, toplumda karamsarlık duygusunu artırmakta, insanlarımız gerçekleri haykırmaktan korkar hale getirilmiştir. Yaşadığımız bu günlerde demokraside zemin kaymasını görüyoruz. Siyasi erkler şunu asla göz ardı etmemelidir. “Aç köpek fırın duvarını deler” atasözünü iyi değerlendirmeleri gerekir.

Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ