ADALET HAPSE DÜŞMÜŞ, KALEM NEYLESİN

Kötü günlere kör bir dalış yaptı ülke ve hem de Ortadoğu. Hangisinden başlasak ki hepsi birbirine bağlı. Bir bataklığın içindeyiz dostlar. Boğazımıza kadar adaletsizlik haksızlık suistimal çıkar ve illaki para ve iktidar hırsı batağının içindeyiz.

Ortadoğu bizden bağımsız değil, keşke olabilse. Çoğu devlet krallık monarşi keyfi yönetim altında halkları fakir yöneticileri zengin ve zenginliklerin koruyucusu ABD ve İsrail. Zenginliklerinin ve dahi ülke yönetimlerinin ellerinden kaçmaması için her tür işbirliği mübah bunlarda. Paraları ve servetleri yatırımları hep dışarıda. Çocukları ya ABD ya da Avrupa vatandaşı, halk ise buralara ancak kaçarak gidebiliyor.

Ve biz işte bu Ortadoğu’ya çok benzedik. Dinle kandırılan milyonlar eğitimde imam hatiplerle oyalanırken yönetimdeki erk sahiplerinin çocukları hem yurt dışında okuyor hem de yurt dışı bir ülkenin vatandaşılar aynı zamanda. Sanırsın ki işler sarpa sarar sarmaz kaçacaklar.

Bu kadar büyük bir sermaye transferi yapılan bir ülkede ne adalet doğru işler ne de hukuk. İşlerse bu haltları yiyemezler çünkü.

Evet maalesef adalet hapiste şimdi. Onur insanlık tutuklu. Şeref ve haysiyet paranın elinde tutsak. Ekonomi vahşi bir para transferinin çarkları içinde allak bullak.

Bir tünel ki onlarca yıldır ucu görünüyor ama sonu yok. Hep gelecek yıl bu yıldan iyi. Hep gelecekten umutluyuz… Ama sadece umut pompalanıyor içimize. Milli gelirden alın hakkınıza bu düşüyor diyemiyorlar. Sesini çıkarsan adalet kapına dikiliyor, adalet senden yana çıkarsa oda hapse gönderiliyor.

Bir avuç insan hep zenginleşiyor büyüyor ama bize ülke büyüyor yalanı pompalanıyor. Yalanı söylüyorsun adalet dereye giriyor, doğru çıkarsa adalette tutuklanıyor.

Ortadoğu’da aslında ne oluyor? Basit zenginlikler ABD ve İsrail denetimine giriyor. Bunun için parçalanmış kukla devletçikler kurduruluyor, istikrarsızlık körükleniyor. Kontrol ve denetimi gücü elinde olanlar tutuyor. Karşı çıkanlar bombalanıyor ve silah tekelleri zenginleşiyor. Bu basit kurgunun alternatifi güçtür. Güç demek nükleer güç bilime dayalı teknolojik ordu ve bunları doğru stratejilerle kullanan demokratik devlet yapısı… İşte Ortadoğu’da olmayan bu.

Şimdi anladınız mı bu ülkede neden dine dayalı düşünmeyi engelleyen eğitime neden ağırlık verildiğini, ordusunun neden kumpaslarla eritildiğini, tarımının neden ithalata yenildiğini, hayvancılığın neden bittiğini, neden yerli tohumun bile yasaklandığını…

Ve neden parlamentonun rüşveti, yolsuzluğu, çocuk tacizlerini, kadın ölümlerini, maden ruhsatlarını, enflasyonun nedenlerini, hırsızlıkları, devlet malı talanını, denetimsizliği, mafyalaşmayı, uyuşturucu baronlarının vs. NEDEN ARAŞTIRILMASININ ENGELLENDİĞİNİ VE HEP HAYIR ARAŞTIRILMASIN dendiğini.

Adalet suskun, konuşursa oda hapiste. Hakimde suskun avukatta, halka ise cop biber gazı tazyikli su zaten stokta. Eskiler emir demiri keser derlerdi. Şimdi emir hukuku adaleti onuru insanlığı dilim dilim doğruyor.

Adalette artık hapis dostlar, kalem neylesin… O sadece yazıyor.