Reklam
Reklam

AKP NEREYE KOŞUYOR?

AKP NEREYE KOŞUYOR?
  • 26.12.2022
Reklam

İnsanın inanası gelmeyen olaylar yaşıyor ve daha da yaşayacağız anlaşılan. Şimdi aciliyeti olan gündem bildiğiniz gibi hukuk. Koca koca Profesörler, hukukçular, hakimler yan ve taraf olma derdiyle inanılmaz açıklamalarda bulunuyorlar.

Oysaki 1600 yıl önce Aurelius Augustinus “Adalet olmayınca devlet büyük bir çeteden başka nedir ki?” demiş. Öyle bir zihniyetle karşı karşıyayız ki 1600 yıllık bir hukuk açıkları var tüm dünyaya karşı.

Ve devlet dediğimiz devasa yapı çaresizlik içinde, anlaşılamayan hukuk dışı işlerin içinde acziyetle sallanıp duruyor. Hele adalet hanım paramparça, gözlerindeki bant açılmış, terazinin kefeleri parçalanmış, kulakları sağır edilmiş ve üstelik defalarca tecavüz edilmiş bir biçimde duruyor.

Ben anayasa mahkemesinin kararlarına saygı duymuyorum, uymuyorum. Mahkeme başkanı cüppesini çıkarıp siyaset yapsın. İfadeleri ile günümüze gelen adalet sistemimiz şimdi HSYK eliyle sürülen, atanan, yer değiştirilen ucube sisteme evrildi.

Yolsuzluklar, hırsızlıklar sadece hasımlara karşı silah olarak kullanılmaya başlandı. Oysaki bu ülkede belediyeler dahil bakanlıklar dahil yüzlerce hukuki olaya zemin yaratacak uygulamalar içinde.

Sayıştay raporlarında olmayan köprülere ödenen paralar, yapılmayan inşaatlara verilen paralar, fazla ödemeler, kayırmalar, yolsuzluklar dağ gibi büyümüş görünüyor. Bazı cevaplar ise korkunç ”bulduğunuz açığın cevabını ya a nedenini seneye bilançomuzda açıklarız.” vah ki vah.

Avrupa göçmenler için para yağdırıyor. Denetleme istiyoruz paralar doğrumu harcanıyor diyorlar. Biz bağımsız bir ülkeyiz denetleyemezsiniz diyorlar. Amerika 40.000 Afgan askeri ülkemize sokuyor, yürüyerek gelmişler diyoruz. İdlip’te ki 200.000 İslami teröristi koruyup kolluyor önemli bir kısmımı ülkemize alıyoruz. Askerlerimiz yakıp videosunu yayınlayan itler Antepte dükkan açıyor, gıkımızı çıkarmıyoruz. Yüzlerce askerimizi öldüren Osman Öcalan’ı TV’lere çıkartıyoruz.

Ya sahi AKP nereye koşuyor? Ekonomi fecaat, Enflasyon dizginlenemiyor. %180 lik enflasyonu, %84 olarak gösteriyoruz. ENAG’ı mahkemeye veriyorlar, TÜİK haksız çıkıyor. Yani mahkeme aslında TÜİK yalan söylüyor ya da rakamlarla oynuyor diyor. Hükümet önümüzdeki ay enflasyon düşecek diyor ama o önümüzdeki ay 2 yıldır gelmiyor… Düşünün o kadar uzak yani.

AKP nereye koşuyor? Çiftçi kan ağlıyor. Ürününü maliyetinin altına satıyor. Gübre ve tohum fiyatları korkunç arttı. Keza akaryakıt fiyatları tam komedi, geçen seneden buyana %400 arttı ama haber bile olamıyor. Arada 5 kuruşluk indirimse baş haber nedense 600.000 çiftçi tarımı bıraktı. Mesela bir Hatay örneği var. Hatay’da 29.000 tarım yapan vatandaşımız 7000’e düşmüş. Yerine ne gelmiş biliyor musunuz? Suriyeli tarımcılar. 25.000 aile Avrupa Birliğinden fon bulmuşlar tarım yapıp Avrupa’ya ihracat yapıyorlar ve oradaki Türklere de destek veriyorlarmış.

Şimdi seçim sathı mailine girdik ya. Tüm bu olumsuzlukların üstü nasıl örtülecek. Gündem açlık ve yıkımdan nasıl kaydırılacak ki hem başarılı görünsünler hem halkı düşünen muhalefetin daha da büyümesini engellesinler. Benzerlerini rahmetli Menderes’te yapmıştı.

Binlerce AKP’li belediyelerdeki yolsuzlukları, haksızlıkları, dosyaları sümen altında tutmak ama muhalefete hergün asılsız çamur atmak. Yetmedi mi hukuku da çiğnemek bahasına tutuklamak görevden almak, devre dışı bırakmak.

Hele İstanbul belediyesi üzerine oynanan oyun tam bir hukuk faciası. Sorun 250 milyar liralık dev bütçesi olan ili muhalefetten alıp parasını kendi lehlerine kullanmak. Başkanını da sözüm ona suçlu imiş gibi gösterip cezalandırmak. Evet bu ülkede başarı asla cezasız kalmıyor sanırım.

AKP nereye koşuyor? Bence sonuna doğru freni patlamış bir vaziyette koşuyor. Ne hukuk ne yasa takıyor. Ne vicdan dinliyor ne halkı düşünüyor. İllaki ben diyor. Ben seçilmeliyim ve bu düzen sürmeli. Bilmiyorlar ki zulm ile iktidar olanlar yıkılmaya mahkumdur. Burada sayfalara sığmayacak kadar kötü hata kötüden de beter haller içinde bu ülke. Artık kişileri ile değil sadece kurumları ile bile doğruları söylemeyen,  gerçekleri gizleyen, dolar için bin takla atan, ekonomiyi yönetme ipini elinden çoktan kaçırmış bir yapı var. Swap anlaşmaları ya da devlet bonoları ihraç etmek kısa dönem karı gibidir sadece, 3-5 ayda tersine dönüp enflasyonu azdırır.

AKP artık nereye koşacak? Yolda bitti, deniz de… Bir aspirinin kutusu olmuş 43 lira. SGK ilaç parasını bile artık ödeyemiyor katkı payı olarak maaşlarımızdan kesiyor. MR çekilecek hastaya en az 6 ay sonrasına randevu veriliyor. Bırakın gitsinler dedikleri doktor sayısı 2500’ü geçti. Avrupa doktorlarımızı kapıyor. Bize pratisyen hekimler ya da hacı hoca yöntemi ile sağlık aramak kalıyor.

Ne kaçacak ne koşacak mecalleri kaldı aslında. Heybelerinde -cek -cak’tan başka bir şeyleri kalmadı. Yakında bol bol doğal gaz, petrol, altın bulmaya başlarlar yine. Ama birkaç dolar için ülkenin hangi değerlerini kimlere peşkeş çektiklerini de asla açıklamazlar.

Kötü vahim hatta vahimden de öte bir seçim süreci geçireceğimizi düşünüyorum. Emeklilerimiz adına, işçilerimiz adına, emekçilerimiz adına, gençlerimiz adına hatta tarikatların eline teslim edilmiş 1 milyon çocuğumuzun geleceği adına BİR UMUT OLMALI diyorum.

Gülen yüzlü, okula aç gitmeyen çocuklar istiyorum. Tanrı bu ülkeyi bir daha böyle bir rejimi bu ülkeye yaşatmasın diyorum.

Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ