“KİRALADIĞIMIZ YERİN YARISINI ÜCRETSİZ KULLANIMA BIRAKTIK”

MUÇEV (Muğla Çevre Vakfı) Tur. ve Tic. Ltd. Şti.’den Erikli Sahili’ndeki yerleri 5+5 yıllığına kiralayan işletmeciler de içerisinde bulundukları durumdan ve kendilerine yönelik yapılan ön yargılı yorumlardan rahatsız olduklarını belirtti.

Sahillerin kiralanmasına karşı çıkan bölgedeki siyasi partiler ile sivil toplum kuruluşları, sahilde yazlığı bulunanlar ve Saros gönüllüleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile MUÇEV’e karşı mücadele başlatmış ve her fırsatta bu konuda açıklamalar yapmıştı.

MUÇEV’den maddi bedel ödeyerek sahildeki alanları kiralayan işletmeciler de içerisinde bulundukları durumdan rahatsız olduklarını dile getirdi.

Bugün Keşan’daki basın mensuplarıyla bir araya gelerek mağduriyetlerini anlatan işletmecisi Hüseyin Aydın, söz konusu sahili MUÇEV’den hibe olarak almadıklarını ve yüksel bedeller ödeyerek kiraladıklarını söyledi.

“BİZ MUÇEV DEĞİL, KİRACI İŞLETMECİYİZ”

“Biz MUÇEV değil, kiracı işletmeciyiz.” diyen Aydın, Erikli Sahili’ndeki halka her türlü imkanı sunmalarına ve kiraladıkları alanın bir bölümünü ücretsiz olarak halka açmalarına rağmen bazı kişilerin, işletmeye yönelik çeşitli ön yargılarda bulunduğunu ve bunu da sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla kamuoyuna farkı yansıttığını ifade etti.

“BİZ MUÇEV DEĞİLİZ, KİRACIYIZ”

Sahillerin kiralanacağı bilgisini aldıktan sonra Ankara’ya giderek ve prosedürleri yerine getirerek yeri kiraladıklarını kaydeden Hüseyin Aydın, “Bizi buraya MUÇEV getirmedi. Kiralamaya açılan bir yere gidip bedelini ödeyerek talip olduk. Biz MUÇEV değiliz, kiracıyız. Yaklaşık 1,5 milyona yakın bir yatırım yaptık.” dedi.

“KİRALADIĞIMIZ YERİN YARISINI ÜCRETSİZ KULLANIMA BIRAKTIK”

Kiraladıkları bölgeyi çöp ve cam kırıkları içerisinde bulduklarının ve uzun bir süre buranın temizlenmesiyle uğraştıklarının altını çizen Aydın, şöyle devam etti: “MUÇEV’le sözleşmemizde, kiralanan yerin %30’unu halkın ücretsiz kullanacağı belirtilmişti. Bu yerin belirtilen alanını halka ücretsiz kullandırmak zorundayız. Ancak gelin görün ki kiraladığımız yerin yarısını ücretsiz kullanıma açtık. Buraları ücretsiz kullandırmak aslında bizlere bir dezavantajdır. Bizler yatırım yapıp 1,5 milyon bir bedel harcayarak işletme kurmuşuz, tertemiz olan ve bir çöp bile bulunmayan büyük bir yeri halkımıza bırakmışız. Halkımız bize hâlâ zorluk çıkartıyor. Kiralama yaptığımız şezlonglarımızın önüne denizin içine şemsiye açmak isteyenler var. Bu kadarına tabii ki müsaade edemeyiz.”

“KUMSALA GİRMEK ÜCRETSİZDİR”

Hüseyin Aydın, kumsalın etrafına çekilen çit konusunda da şunları söyledi: “Hıfzısıhha Kurulunun COVİD-19 salgını nedeniyle, girişlerin tek noktadan olmasıyla ilgili aldığı karar üzerine çit çekildi. Bizler de yok yere binlerce lira harcayarak çit çekmek zorunda kaldık. Olumsuz bir algı yaratılmaması için kapılarımıza <giriş ücretsizdir> yazıları astık. Tek kapı bırakın denilmesine rağmen ben sahilime 3 kapı bıraktım ve insanlar istediği gibi rahatlıkla girsin diye. Ancak halkımız farklı algılarla yorum yapıyor. Çit çekildi içeriye girmek parayla deniliyor. Böyle bir şey yok. İçeriye girmekte herkes özgürdür. Kumsala girmek ücretsizdir. İçeriye giren kimseden ücret istemedi alınmadı da.” diye konuştu.

“İNSANLARIN ÖN YARGILARI KONUSUNDA ÇOK MAĞDURUM”

Personelinin içerisinde sadece bir kişinin yakını olduğunu ve çalışanların tamamının Keşanlı gençler olduğunu vurgulayan Aydın, açıklamasını şöyle tamamladı: “Burada çalışanların tamamı Keşan’ın gençleridir. Burada bir istihdam sağladık. Gayri resmi olarak yaptığımız bir şey yok, kimseye kötü davranmıyoruz ve üzerimizdeki kötü algıları kırmak için herkesi işletmemize bekliyoruz. Tüm alanları herkes istediği gibi kullanabilir. İnsanların ön yargıları konusunda çok mağdurum. Çok fazla şikayet aldık. Burası da benim vatanım. Burası da benim işyerim. Hizmet sunuyoruz. Ben de her esnaf ya da işletme gibi Erikli halkının bir kardeşi olmak istiyorum.”