UYGULAYIN VE TARİHE GEÇİN

Son yıllarda ülkemiz öyle bir kaosun içine sürüklendi ki, insanları mutlu bir yüzle görmek, hemen hemen imkansız hale geldi. Partizanlık aldı başını gidiyor. Buna dayanarak sistem adeta bir güç gösterisine dönüştü. Hak, adalet, insan hakları ve hukuk adeta yerlerde sürünüyor. Eğer yönetim ilkelerinde samimiyseniz, devlet kademelerindeki memuriyet, işçi ve yönetim kademelerine doldurduğunuz liyakatsiz, akraba, partili ve dostluk ilişkilerine dayalı insanları, liyakatli insanlarla bir sınava tabi tutun, ve sonucu kamuoyuna ilan edin. Ancak yaptığınız bu haksız uygulamaları ne olur, Kur’an-ı Kerime dayandırmayın. Kur’an-ı Kerim’de doğrudan akrabalarınızı koruyun şeklinde bir ayet bulunmamakla beraber, akrabalık bağlarını kesmek yerine, iyilik yapmayı ve ilişkileri sürdürmeyi emreden pek çok ayet mevcuttur. Bu ayetler sadece akrabalar ile ilgili değil, hayır olarak yapacağın her şey, ana, baba, akraba, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Öyle ki yapılacak iyilikler, köleleri özgürleştirmeye kadar gider, ifadeleriyle vücut bulmaktadır. Ancak bazı aklı evvel zavallılar, milyonlara varan seyirci kitlesinin karşısında televizyonlara çıkıp, hiç çekinmeden ve utanmadan ayetleri çarpıtarak, iktidarı ele geçirdiğinizde, akrabalarınızı koruyun diye bir ifadeyi Kur’an-ı Kerime dayandırıp, elleri altındaki kurumları akrabaları ile doldurup, buraları anasının ak sütü gibi hakkeden, garip gurebanın hakkını gasp etmektedirler. Ve ne acı ki, hiçbir din alimi ortaya çıkıpta, Kuranı Kerimde akrabalarınızı koruyun ifadesinin dışında, ifadeyi çarpıtıp, onları hak etmedikleri yerlere doldurup, garip gurebanın hakkını yemeyin demiyorlar. Eğer yaptığınız eylemlerde samimiyseniz, yönetiminizi barış, sevgi, kardeşlik ve tarafsızlık ilkesi ile perçinleyip, insanların sevgi ve saygısını kazanarak, güleryüzlü, mutlu bir insanlar topluluğu yaratarak tarihe geçin. Çözüm için tek formül, tarafsız bir yönetim, ve herkese aynı pencereden bakmaktan geçer. Başka Çözüm yolu yok.
