DEMLİ ÇAYIN KOKUSU

Yağmurlu bir günün ardından yazı yazmak ve hele de demli bir akşam çayından sonra yazmak fikri hoş bir kararlılığa itti beni yine.
Hani derler ya hilekarda oyun bitmez ne emperyallerde oyun bitiyor ne de Ortadoğu’da.
Siyasal erk yine türlü oyunlar peşinde. Bir yandan bozulan ekonomide hâlâ servet transferi yapmakla uğraş verirken iyice yoksullaşan halk kitlelerini nasıl oyalarımın derdine düşmekte bir beis görmüyorlar.
İnisiyatifi muhalefete kaptıran hükümet neredeyse her hafta miting yapan ve bu mitinglerde heyecanında sönmediğini görünce önce muhalefet belediye başkanlarını, yetmedi çalışan kadrolarını tek tek hukuku da askıya alarak tutuklamalara başladı. Arkası yarın tefrikaları gibi işi belediye transferlerine kadar götürdü. Yanılmıyorsam 59 belediyeyi sanki başkanlarını alınca halkta peşinden gelecekmiş gibi bünyesine kattı.
Bu kadarı da yetmez deyip DEM’i hesap içine kattı. DEM mal bulmuş mağribi gibi daldı konuya. Demokratik haklar söylemini artırarak onlarda Kürt seçmen tabanını AKP’ye yamama derdine düştüler. Tabanları bu oyuna gelir mi bilemem. Aslında ihtimal bile vermiyorum.
DEM Kürt hareketinin şöven ırkçı kanadının emperyallerce kullanılan siyasal örgütüdür kanımca. Demokatik açılımı sadece Kürt ağaların bölgesel yönetim ayrıcalıkları olarak gören ve federatif yapı ayaklarıyla otonomi isteyen bir yapı. Demokrasi falan dertleri yok. Olsa idi doğuda yüzlerce köyü bilerce dönüm ekilemeyen arazisi olan feodal ağalara karşı dururdu. Bölge halkı hala topraksız ve feodal ağaların siyasi ve ekonomik taassubu altında. Özgürlük topraksa emekse demokratik yaşam hakkıysa hiç birini karşılama derdinde değiller.
Üstelik taban diye oy aldıkları alanda Arapları, Süryanileri, Türk kökenli aşiretleri, Ermenileri de asimile etmiş durumdalar. 39 Türk aşireti Osmanlıların Alevi düşmanlığından ötürü Kürtleştiler. Bugün dahi doğuda ağırlıkça Zazaları oluşturmaktalar. Araplar Süryaniler ve Ermeni asıllı vatandaşlarımız PKK’nın yıllarca süren savaşı nedeniyle bir tarafa dahil olmayı yaşam hakkı olarak gördüklerinden Kürt siyasi hareketi içinde kalmak zorunda kaldılar.
Aslında burjuvalaşan Kürt ağalar Türkiye burjuvazisi ile entegre oldu çoktan. Yazın Bodrum, Marmaris, Kuşadası, Ege sahillerini parselliyorlar çocuklarını büyük şehirlerde okutup bölgeye dönüp Kürt ırkçılığı için tabanlarını kışkırtıyorlar. Gazetelerde yıllar önce okumuştum. En zengin 200 ailenin 120’si Kürt kökenli, 20 civarı Yahudi, Rum, Ermeni, geri kalanı da Türk kökenli yatırımcılardan oluşmakta. Yani zaten Türkiye’de hem ekonomiye hem siyasete ağırlıkla hakimler ama yine de emperyal baskılarla federatif yapı peşindeler. Ben bunun demokratik bir tercih olduğuna inanmayanlardanım.
AKP’nin yeni açılım ayağı bence işte bu nedenlerle sadece iktidarı kaybetmemek uğruna Dem’in emperyallerin de bastırmasıyla salt muhalefette alan daraltma adımı olarak görüyorum. Yoksa belediyelerine kayyum atanmış, liderleri tutuklanmış her adımı takipte olan DEM hiçbir demokratik adım görmeden neden ittifak yaptı. Sözüm ona gizli toplantılar, gizli açılımlar gizli anlaşmalar….
Sonra tehditler ”bize ne vaatler sıraladığınızı açıklarız kamu oyuna”
Dolmabahçe toplantıları içinde aynı lafları etmiştiniz… Ama fos çıktı.
DEM’li çayın kokusu çıktı. Dosyanız mı var, ağır baskı altında mısınız yoksa emperyal odakların emirlerini mi yerine getiriyorsunuz; bilemem. Bildiğim tek şey; islamo faşizmin ömrünü uzatmak için birer piyon görevi gördüğünüzdür.
Bakın önümüzde SDG ile Suriye dinci yapı arasında çatışmaların başlayacağı bilinmekte. Emperyalizm SDG’den desteğini çekiyor. Çünkü emperyalizm en gerici ittifakların ve demokratik olmayan tek kişi rejimlerinin yanındadır. Pazar sorunlarını bu yapılarla çözerler, halkların mutluluğu onların sorunu değil, onlar sadece kendi ülkelerini düşünürler..
Konu uzadıkça ben kafamdakileri yazıyorum, kısa kesmeyi bir türlü beceremiyorum.
Zor günlerin arifesindeyiz. Siyasal erki elinde tutanlar hele kaybetme riski olanların atamayacağı korkunç adımlar olmaz. Zaten yeterince ekonomik olarak korkunç günler yaşıyoruz.
İyi bir hafta dileklerimle…
