Reklam
Reklam

ÇAKIR: “BU BİR ZAM DEĞİL, SEFALET DAYATMASIDIR”

ÇAKIR: “BU BİR ZAM DEĞİL, SEFALET DAYATMASIDIR”
  • 24.12.2025
Reklam

Cumhuriyet Halk Partisi Keşan İlçe Başkanı Anıl Çakır, açıklanan asgari ücrete ilişkin açıklamada bulundu.

Çakır açıklamasında, belirlenen rakamın emekçilerin yaşam koşullarıyla bağdaşmadığını vurguladı.

Mevcut ekonomik politikanın emekçiler üzerinde yarattığı baskının kabul edilemez olduğa işaret eden Anıl Çakır, şunları söyledi: “Bugün açıklanan asgari ücret, iktidarın bu ülkenin emekçisine reva gördüğü sefaletin resmidir. AKP, milyonlarca işçiyi ilgilendiren asgari ücreti %27 artışla 28 bin 75 lira olarak açıklamıştır. Saraydan bakıldığında bu rakam “müjde” gibi sunulabilir; ama pazara, kiraya, faturaya, çocuğunun beslenme çantasına bakan herkes için bu rakam açlığın adıdır.

Çakır, açıklamasında şunları ifade etti: “Gerçekler nettir: Bugün resmi açlık sınırı 30 bin liradır. Asgari ücret, Cumhuriyet tarihinde ilk kez açlık sınırının altında açıklanmıştır. Defalarca uyardık. İşçinin hakkı olan 39 bin lirayı istedik. Bilim insanları söyledi, sendikalar anlattı, biz meydan meydan haykırdık. Ama salonlara hapsolan AKP, sokağın sesini duymadı ve 2026’nın bir geçim yılı değil, bir sefalet yılı olacağını bugünden ilan etti.

Şimdi buradan çok basit, çok yakıcı bir soru soruyoruz ve bu sorudan kaçış yok:

Asgari ücrete zammı neye göre %27, kiraya neye göre %35,91 yaptın?

Evet, Aralık ayı kira artış tavanı %35,91. Yani hükümet aynı ay, aynı ülkede iki ayrı “gerçeklik” ilan ediyor. Asgari ücretliye gelince “enflasyon %27”, kiraya gelince “enflasyon %35,91”.

O halde soruyoruz: Kira gerçek de, emekçinin sofrası mı hayal mi?

Bu çelişkinin üç ihtimali var ve üçü de iktidarın aleyhine:

– Eğer %35,91 doğruysa, hükümet gerçek enflasyonu biliyor ve asgari ücretliyi bilerek ezmiştir.

– Eğer %27 doğruysa, kiraya neden fahiş zam izni veriyorsun?

– Eğer ikisi de doğru değilse, rakamları işine göre eğip büküyorsun demektir.

Hangisini seçerseniz seçin, kale boş. Bu artık ekonomik bir hata değil, sınıfsal bir tercihtir.

Bu ülkede havaalanını, köprüyü, yolu işleten yandaşlara geçiş garantisi vardır; ev sahiplerine zam garantisi vardır; bankalara faiz garantisi vardır.

Ama sabahın köründe kalkıp akşam karanlığında evine dönen milyonlara geçim garantisi yoktur.

‘İŞTE AKP’NİN KARA DÜZENİ BUDUR!’

Kimse yanlışa düşmesin. Bu rakamın da, bu tablonun da tek sorumlusu “tek adamdır”. “Ekonomiyi ben yönetiyorum” diyenlerin bugün sorumluluktan kaçma hakkı yoktur. 25,1 milyon yurttaşın imza vererek “git” dediği, bu akşam milyonlarca çalışanın yüzünü güldüremeyenler, artık sandıktan kaçamaz.

Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel’in altını çizdiği gibi mesele sadece bir ücret meselesi değildir; bu bir adalet, bir yönetememe, bir demokrasi meselesidir. Krizin faturasını emekçiye kesen, rantı ve yandaşı kollayan bu anlayışın siyasi ömrü tükenmiştir.

Buradan açıkça ilan ediyoruz:

2026 geçim yılı olamayacağına göre, 2026 seçim yılıdır!

Geçim yoksa, seçim vardır!

Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz buradayız.

Asgari ücretlinin yanındayız.

Dar gelirlinin yanındayız.

Alın terinin, adaletin ve demokrasinin yanındayız.

Bu ülke sahipsiz değildir.

Sandık gelecek, bu kara düzen gidecek.

Asgari ücrete %27 zam yapıp, kira artışına %35,91 sınırı koyan bir iktidar şunu itiraf etmektedir:

Gerçek enflasyonu biliyorum ama bedelini emekçiye ödetiyorum.

Hükümet, kirayı hesaplarken gerçeği esas alıyor; işçinin maaşını hesaplarken rakamları küçültüyorsa bu bir hata değil, bilinçli bir tercihtir. Ev sahibini koruyup kiracıyı, işçiyi kaderine terk eden bir anlayışla karşı karşıyayız.

Bu tercih; emeğe değil rant düzenine, sofraya değil saltanata verilen bir tercihtir.

Ve bu tercihin adı artık çok nettir: Yönetememektir.”

 

Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ