Reklam
Reklam

SEÇİM VE SAHİLLER

SEÇİM VE SAHİLLER
  • 06.03.2024
Reklam

‘Sahillerin seçimle alakası ne, zaten oy kullanamıyorsunuz’ diyenler olacak. Doğrudur, seçimde oy kullanamayacağız belediyeye. Ama şu gerçek var: sahiller Keşan’ın can damarıdır. Sahiller yoksa, Keşan sadece kocaman bir köydür. Bu kadar basit.

Ve bizim tarafımız bellidir. Sahillere hizmet edecek, turizmden anlayan, gelirlerinin çok önemli bir kısmını sahillerden kazandığının bilincinde bir belediye istiyoruz.

BİZ NELERİ YAŞADIK?

1- 4-5 yıllık arıtmamızın nasıl bakımsızlıktan ilgisizlikten çürümeye terk edildiğini gördük, yaşadık.

2- Zaten çalışmayan arıtmamıza başka yerlerden sözüm tam faalmiş gibi atık getirildiğini gördük.

3- Arıtma yüzünden lodoslarla sahilin insan atığı dolduğunu gördük, hastalanan çocukları yaşadık, yayımlanmayan kirlilik raporları dönemini gördük.

4- Sahilimizde cankurtaran hizmeti vardı, gözetleme kulesi vardı. Kulenin kaldırıldığını, cankurtaran hizmetinin verilmediğini gördük.

5- Sanki Arap turistmişiz gibi Keşan’da su abonesinin 300 lira civarındayken, 3000 lira civarında abone yapıldığımızı gördük. Suyu Keşan’dan çok daha pahalıya içtiğimizi gördük.

6- Sahillerimize kumsallarımıza sahip çıkılamadığını gördük. Sahiller işgal edilirken yasal olarak halkın olanların talanına ses çıkaramayan bir belediye gördük.

7- Kumsalları hem özel idarece hem de belediye tarafından kiralandığını gördük.

8- Tarlalara sondaj araçlarının ekin var ürün var demeden girildiğini ve müdahale edilmediğini gördük.

9- Saros Körfezimizin ekolojik dengesini bozan, su altı çayırlarını yok eden ve üstelik fay hattına yapılan bir kaza halinde yarımadada on binlerce kişinin ölümüne neden olacak projeye ses çıkarmadıklarını gördük.

10- Sivrisinek mücadelesinin zamanında ve doğru yapılmadığını özelleştirilerek sorumluluktan kaçıldığını gördük.

Daha çok sıralayabiliriz ama bir de etik olarak yaşanan ekonomik sıkıntılarda belediyeyi yanımızda hiç görmedik. Bizim kırmızı çizgilerimiz var. Atatürk’ümüz, doğamız, milliyetçiliğimiz, devrimlerimiz, bütünlüğümüz hep tehdit altında oldu. Ses bile veremediler.

Atamıza ayyaş dediler… Çıtları çıkmadı. Sahillere tarikatlar ve şeriat özlemi içinde olanlarca talan edildi… Sustular. ‘Milliyetçiyiz’ dediler, madenlerin talanına, doğanın yok edilişine, siyanürle zehirlenen topraklarımıza tek kelam dahi etmediler, edemediler. Çünkü şahsi siyasi çıkarları daha ön planda oldu onlar için. Neden ses versinler. Çiftçiler topraklarını ya ekemediler ya da gübreden tohumdan kısmak zorunda kaldılar… Destek bile veremediler.

Öyle ki hiç biri bireysel inisiyatif kullanamadılar, yapılan her işi bir kişinin tensik onayı ya da emri veya lütfu gibi gösterdiler. Halka dayanmadılar, sivil toplum örgütlerini takmadılar. Öyle bir bencillik içine girdiler ki hükümetten hibe yardım almayı marifet gibi başarı gibi gösterdiler. Ama biz yutmadık, çevre ilçelere verilmeyen yardımların buraya aktarılması hiçte etik değildi. Bölgeye eşit davranmadılar, senin belediyen benim belediyem ayrımı yaptılar.

Şunu unutturamazsınız; su YAŞAM HAKKIDIR belli bir miktarını ücretsiz vermek zorundasınız. Sahiller HALKINDIR, kimseye peşkeş çekemezsiniz. Elektrik ve özellikle aydınlatma elektiriği de YAŞAM HAKKIDIR bu kısmından para alamazsınız. Yol yaşam hakkımızdır, yol yapmak içinde para talep edemezsiniz, unutmadık… Ödediğimiz vergiler bize yol, su, elektrik olarak geri dönecektir.

Evet seçim var ve özelde Keşan’da da seçim var. Biz sahilciler şunu iyi biliyoruz; Keşan gelirlerinin %60’ı sahillerden. Bizden aldıklarınızı bize harcayın yeter. Ya da yapamıyorsanız önümüzü açın, yasal düzenlemeleri yapıp ya da yaptırıp bağımsızlığımızı ve kendimizi yönetmemizi sağlayın. Kanunsuzluklar hukuksuzluklar karşısında yanımızda olun.

Ve son olarak belediye bünyesinde bir ”TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ” kurun ve iç turizme gereken desteği verin. Sahillerde ev turizmi, pansiyon ve apart hizmeti tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de trent şu anda.

Ben şahsen oyumu AKP-MHP bloğundan yana asla kullanmayacağım. Kullanılmaması içinde azami gayret göstereceğim. Bu ülkenin artık biraz rahata, doğru kadrolara, liyakata, doğa sevgisine, gençlerin önünün açılmasına, tarıma, sanayiye, hayvancılığa ihtiyacı eskisinden çok fazla. GDO’lu ithal ürünleri değil doğal ürünlerimizi geri istiyoruz.

BİZ HALKIZ VE UMUDUMUZ OLMALI YARINLARA…

 

 

Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ