Reklam
Reklam

“UYANAMAM KORKUSUYLA UYUMAYA KORKTUM”

“UYANAMAM KORKUSUYLA UYUMAYA KORKTUM”
  • 07.06.2021
Reklam

Yakalandığı COVID-19 hastalığını yenerek, 50 gün sonra taburcu olan Keşanlı hemşehrimiz Emine Şahin (50), bugün, hastalık sürecinde ve sonrasında yaşadıklarını anlattı.

Emine Şahin, 29 Mart 2021 tarihinde COVID-19 testinin Pozitif çıkması nedeniyle Uzunköprü KYK’da karantina altına alındı. 5 gün sonra 3 Nisan’da nefes alma güçlüğü nedeniyle yurttan Uzunköprü Devlet Hastanesine kaldırılan Emine Şahin, verilen serumun ardından aynı gün tekrar yurda gönderildi. Ancak Şahin, ertesi gün yani 4 Nisan’da yeniden fenalaşması nedeniyle önce Uzunköprü Devlet Hastanesine kaldırıldı, aynı gün Keşan Devlet Hastanesine sevk edildi. Emine Şahin, 5 Nisan’da ise Keşan Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesine alınarak, tedavisine burada devam edildi. 14 Nisan’da ağırlaşarak entübe olan Şahin, ölümle yaşam arasında mücadele verdi. Doktor ve hemşirelerin mücadelesi ve azmiyle Emine Şahin, 19 Nisan’da entübeden çıktı. Şahin, 18 gün süren yoğun bakım tedavisinin ardından ise 23 Nisan’da servise alındı. Ramazan Bayramını da hastaneden geçiren Emine Şahin, 17 Mayıs’ta Keşan Devlet Hastanesinden taburcu oldu.

Şahin, COVID-19 hastalığına yakalandığı süreçte yaşadıklarını bizimle paylaştı.

“BAŞIMIN AĞRIDIĞINI BİLE HATIRLAMAM”

COVID-19’a yakalanmadan önce hiçbir rahatsızlığı bulunmadığını ve başının dahi ağrımadığını belirten Emine Şahin, sağlıklı bir hayatı olduğunu söyledi.

Hastalığa yakalanmadan bir süre önce kayınvalidesi 72 yaşındaki Zeynep Şahin’i COVID-19’dan kaybettiklerini belirten Emine Şahin, “Kayınvalidem de entübe oldu. Ancak kendisi şeker hastasıydı, kronik rahatsızlıları vardı. Bu acıyı yakınımızda ilk olarak kayınvalidemde yaşadık. Gitgide çemberin daraldığının farkındaydık. Hastalığa yakalanma ihtimalimi düşündüm ancak bu kadar ağır atlatacağım hiç aklıma gelmedi.” dedi.

COVID-19’a yakalanmadan kısa süre önce de eşi Ercan Şahin’in iç kanama geçirdiğini ve bu süreçte hastanede eşine refakat ettiğini belirten Emine Şahin, eşinin iyileşmesinin akabinde ise gece uyurken vücudunda tanı koyamadığı bir ağrı duyduğunu ve bunu da spor yaptığı için buna bağladığını vurguladı.

Evde ilaç tedavisine başladığını ancak buna rağmen ağrılarının ilerlediğini anlatan Şahin, 29 Mart’ta COVID-19 testi yaptırdığını ve pozitif çıkması nedeniyle önce Uzunköprü’de yurda alındığını daha sonra nefes kaynaklı yaşadığı aşırı rahatsızlık nedeniyle önce Uzunköprü ardından da Keşan Devlet Hastanesine yatırıldığını belirtti.

“HİÇ SİGARA KULLANMADIM”

COVID-19’a yakalanma ihtimalini düşündüğünü ancak böyle ağır geçireceğini aklına bile getirmediğini kaydeden Emine Şahin, “Hayatımda hiç sigara kullanmadım. Başımın ağrıdığını dahi bilmem. Spor yapan, sağlıkla ilgili hiçbir problemi olmayan biriydim.” şeklinde konuştu.

“HEMŞİRE VE DOKTORLARIN İLGİSİ BANA HUZUR VERDİ”

Keşan Devlet Hastanesinde tedavi gördüğü süre içinde doktor ve hemşirelerin ilgisinden son derece memnun kaldığını ve hayal bile edemediği bir ilgiyle karşılaştığını anlatan Şahin, “Özellikle yoğun bakım bölümündeki hemşireler öyle ilgiliydiler ki, inanın hastaneye yatmasam ve bizzat yaşamasam, başkası anlatsa inanmazdım. Onlardan başka kimse yoktu yanımda. Yoğun bakımda iken ne eşim ne de evlatlarımı görebildim. Ancak hemşire ve doktorların ilgili bana yalnızlığımı unutturdu. Her an yanımdaydılar. Aşırı ilgili ve şefkatli yaklaşımları vardı. Bu bana hem güç hem de huzur verdi. Doktorum da aynı şekilde. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. İyi ki varlar. Hastaneden çıktım ama onlar her zaman bizimle yaşayacak, onlara her zaman minnettar olacağım.” dedi.

“ÜMİDİ KESTİĞİM AN OLDU”

Emine Şahin, yoğun bakımda kaldığı süreçte çektiği nefes zorluğu nedeniyle ölümle yaşam arasında gidip geldiğini ve kurtulamayacağını düşündüğü anlar olduğunu belirterek, “Resmen yatağa bağlı yaşıyordum. Nefes alamıyorsunuz, elinizi ayağınızı kıpırdatamıyorsunuz. Tarifi zor bir durum. Bilinciniz açık, her şeyi hissediyorsunuz ama yatağa mahkumsunuz.” şeklinde konuştu.

“UYUNAMAM KORKUSUYLA UYUMAYA KORKTUM”

Yoğun Bakımda olduğu süreci uykusuz geçirdiğini söyleyen Şahin, “Nefes alma güçlüğü çektiğim için uyumaktan korkuyordum. Uyursam bir daha uyanamam korkusuyla günlerce uyumadım. Bir tek entübe olduğum süreci anımsamıyorum.” diye konuştu.

“HİÇ KİMSE NE SAĞLIĞINA NE DE GENÇLİĞİNE GÜVENSİN”

COVID-19 hastalığının hafife alınmaması gerektiğini ve her bünyeye farklı etki gösterdiğini vurgulayan Emine Şahin, şunları söyledi: “Çoğumuz ciddiye almadık ve grip gibi atlatacağımızı düşündük. Ben kendime çok güveniyordum ve çember daraldığı için bir gün yakalanma ihtimalimi düşünüyordum. Ancak bu şekilde geçireceğimi hiç düşünmedim. Ölümle yaşam arasında gidip geldim. Lütfen kimse hafife almasın ve tedbiri elden bırakmasın. ‘Sağlıklıyım, bana bir şey olmaz’ diye düşünmesin. Mutlaka aşı sırası gelen aşısını yaptırsın. Benden önce aynı tedaviyi 3 hasta görmüş ve 3’ü de hayatını kaybetmiş. Ben 4’üncü kişiydim ve kurtuldum. Ancak ben de kurtulamayabilirdim. Allah’ıma şükürler olsun ki beni aileme bağışladı. Lütfen herkes ciddiye alsın. Bu hastalığın şakası yok.”

“AŞILANMA GENÇLERDEN BAŞLAMALIYDI”

Emine Şahin, Türkiye’de aşılanmanın gençlerden başlamamasına da sitem ederek, şunları söyledi: “Bende gençlerden aşılanmaya başlanmalıydı. Çünkü çalışan, sokakta olan kesim gençler, 40-55 yaş aralığıydı. Yaşlılarımız zaten evlerinde ve korumada idiler. Eğer gençlerden ya da orta yaşlardan başlasaydı can kayıpları daha az olurdu ya da hastalık bu kadar yayılmazdı diye düşünüyorum.”

Emine Şahin’in 53 yaşındaki eşi Keşan Orman İşletme Müdürlüğünde görevli mühendis Ercan Şahin de şunları anlattı: “Corona ile ilk tanışmamız, annemin corona olması ve hayatını kaybetmesiyle başladı. Daha sonra ailemizde COVID-19 testi pozitif çıkanlar oldu ancak hafif geçirdikleri için biz korkmadık. Annem şeker ve tansiyon hastasıydı, bypass olmuştu, biz hastalanmasını, kurtulamayışını buna bağladık. Ama eşim corona olduğunda ben de aynı ilaçları kullandım ama ben hafif bir kırıklık hissettim sadece. 15 gün sonra antikor testi yaptırdım ve corona geçirdiğimi öğrendim ama hiç hissetmedim.

Eşimin yoğun bakımda kaldığı anlar zor bir süreçti. Entübe olduğu günden bir gün sonra doktor filmi gösterdi ve doku kalmamış, bütün dokular bembeyaz olmuştu. Doktor bana ‘Her şeye hazırlıklı olun’ dedi. O gün çok zor bir gündü. Entübeden çıkana kadar öyle bir süreç yaşadım ki Allah kimseye yaşatmasın. İnsanın sevdiği birini kaybetme korkusu yaşaması tarif edilecek bir şey değil.”

 

 

 

 

Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ