AKŞENER’İN EDİRNE PROGRAMI İPTAL EDİLDİ

İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe, bugün düzenlediği basın toplantısında, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

İlçe parti merkezinde düzenlenen ve saat 14.30 sıralarında başlayan toplantıda Sarıkeçe, ilk olarak 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutladı.

“18 YILLIK ÇİLEYİ İNŞALLAH İYİ PARTİ İKTİDARI İLE BİTİRECEĞİZ”

Başkan Zafer Sarıkeçe, “24 Kasım Öğretmenler Günü’nde başta Cumhuriyetimizin kurucusu Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, geçmişten bu güne bizleri ışığıyla aydınlatan tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutluyorum. Aramızdan ayrılanlara Allah’tan rahmet diliyorum. Sağlık ve sıhhatli kalanlara da uzun ömürler diliyorum. 18 yıllık AK Parti iktidarıyla öğretmenlerimiz geldikleri noktada, asıl olan görevlerini yapmak yerine, evine ekmek götürmek için mesleği harici işleri yapmak zorunda kalıyor. Bu 18 yıllık çileyi inşallah İYİ Parti iktidarı ile bitireceğiz. İlk icraatlarımızdan biri sözleşmeli denilen öğretmenlerin sözleşmesini yırtarak öğretmenlerimize hak ettiği değeri, hak ettiği konumu geri kazandırmak için elimizden geleni yapacağız. Sayın Genel Başkanımız da bir öğretmen, kendilerinin de öğretmenler gününü buradan kutluyorum.” dedi.

AKŞENER’İN EDİRNE PROGRAMI İPTAL EDİLDİ

Sarıkeçe, İYİ Parti Lideri Meral Akşener’in Edirne programının, COVİD-19 vakalarının artması nedeniyle iptal olduğunu dile getirdi.

“BİZİM SUÇUMUZ NE?”

Açıklamasının devamında pandemi önlemleri kapsamında kapılarına kilit vurulan sektörlerin yaşadığı sıkıntıları dile getiren Zafer Sarıkeçe, şunları ifade etti: “Koronavirüs vaka sayıları Keşan’da günden güne artmaktadır. Böyle olunca da alınan tedbirlerin çok da yeterli olmadığını görüyoruz. Bakıyoruz bankalar caddemiz insan dolu, sokaklar insan dolu. Sosyal mesafe denilen şey maalesef yok. Bakıyorsunuz kahvehaneler, kafeler, lokantalar vs. gibi günah keçisi dediğimiz sektörlere kilit vurulmuş durumda. Pazarcı esnafımızın tezgâhının açılmaması gündemde diye duyuyoruz ve yakın zamanda bu konuşuluyordu. Böyle memleket yönetimi olmaz. Bu tamamen beceriksizliğin dik alasıdır. Bir anda ilk akla geldiğinde kafeleri kapatamazsınız. Esnafları kapısına kilit vurdurup sokakları insana bırakırsanız, bunu yapacaksanız hepsini toplu vaziyette yapacaksınız. Tüm Türkiye’de OHAL uygulayacaksınız, 20 gün ve gerekirse bir 20 gün daha uygulayacaksınız. Bu illetten başka kurtulma şansı yok. Kafeleri, restoranları kapamakla olmaz. Bu insanlar zaten bitik vaziyette. Hem bu insanları görmüyorsunuz hem de başka çözüm üretmiyorsunuz. Bunun çok yeterli bir sonucu olduğuna inanmıyorum. Bunu yandaşı, muhalifi katmadan, eline kartını alan banka sıralarına gelmeyecek. Gerekirse 20 gün kimse evden çıkmayacak. Siz de devlet gibi devletliğinizi yapacaksınız. O adamın borcu varsa, sigortası varsa, yaşamını devam ettirmesi gereken çoluğu çocuğu varsa bunları karşılayacaksınız. Bu işin önüne ancak bu şekilde set çekebilirsiniz. Diğer türlü uygulanan tüm tedbirler göz boyamaca, aldatmaca. Ben de o sektörlerin bir bireyi olarak soruyorum bizim suçumuz ne? Kafe, restoran, çay ocağı gibi ilk akla gelen ve kapattığınız sektörlerin suçu ne? Pazar günü bakıyoruz her taraf insan kaynıyor ama bizler kapalıyız. Çok mantıklı bir sebep gelmiyor, kapanacaksak hep birlikte kapanacağız.”

“KEŞAN HEP Mİ BÖYLE KÖTÜ ŞEYLER İLE ANILACAK”

Keşan’ın Kurtuluş Bayramı’nda sosyal mesafeye uyulmadığı yönde ulusal basında çıkan olumsuz haberlere de değinen Zafer Sarıkeçe, “Geçtiğimiz hafta yaşanan Kurtuluş Günü’nde ulusal basına çıktık. Tirajı komik bir hikaye oluyor. Keşan’ı bu şekilde andırmak, gündem olmaya da bravo diyorum. Keşan hep mi böyle kötü şeyler ile anılacak? Biz bu muyuz, gerçek yüzümüz bu mu? Hak ettiğimiz bu mu, gerçekten düşünüyorum. Neden Keşan’ı geçmiş yıllardaki gibi başarılarla anmıyoruz da geçtiğimiz haftalarda yaşanan yağ kuyruğundaki kan verme organizasyonu gibi, birkaç ay önce açılan alışveriş merkezinde hınca hınç insan kuyrukları gibi şeylerle anılıyoruz. Hayır, biz böyle insanlar değiliz. Şehir olarak gerek başta yöneticilerimiz olarak gerek bu şehirde yaşayan insanlar olarak, Keşanlı olarak olumlu yönde de farklarımızı ortaya koyabilecek farklarımız olacak çapta insanlar olduğumuzu düşünüyorum. Ne olur bu cehaletin önüne geçelim, bu eğitimsiz tavırların önüne geçelim, pirim vermeyelim. Keşan’ın bu süreci atlatmasında ve ilçemizin adını daha güzel yerlerde andıralım diye düşünüyorum. Pandemi döneminde indirim etkinlikleri düzenleniyor. Sayın Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu ikinci dönemi düşünüyormuş; lütfen Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı gibi değil, Keşan Belediye Başkanı gibi düşünsün. Bu tür organizasyonlarda çok fazla pirim vermemesine, davet edilse dahi uzaktan hayırlı olsun dilemesini, böyle organizasyonlarla insanları bilinmeze götürmesinin çok mantıklı olmadığını kendisine hatırlatmak istiyorum. Karantinayı ve OHAL’i yapacaksak, birlikte yapalım. Yapmayacaksak, bizim sektörümüzü kapatacaksak, siz orda indirim günü adı altında bu kadar insanı yanınıza arkanıza toplayıp da şov yapacaksanız o zaman biz de kapatmayalım diyoruz. O zaman biz neden kapatıyoruz? Burada bir kez daha yaptıklarının doğru bir şey olmadığını kendilerine hatırlatmak istiyorum.” şeklinde konuştu.

“İLERİDE ÇOK BÜYÜK SIKINTILARI GETİRECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”

Sarıkeçe söylerini şöyle tamamladı: “Bana ne, bana bir şey olmaz diyerek, benim sektörüme daha bir şey olmadı diyerek geçiştiremezsiniz. Ateş bir yerden tutuştu mu hepimizi yakıyor. Sonuç olarak; aynı şehirde aynı havayı soluyoruz. Sana, bana kelimesini katmadan biz olarak hareket edersek her şeyin üstünden geliriz. Başka türlü birilerinin maske takmamasının, ileride çok büyük sıkıntıları getireceğini düşünüyorum. En azından birkaç aylık bir sürede bu iş toparlanır, önüne geçmenin imkânı var. Yaz sonuna kadar gerek ekonomik boyutta gerek sağlık yönünde düşünürsek, belediye başkanızın da dediği gibi hastanede kalacak yatak bulamayız. Bırakın tedavi edecek doktoru, hastaneye ulaşamayız.”