Reklam
Reklam

MEVCUT AĞAÇLAR AŞILANSIN, YENİ FİDELER DİKİLSİN

MEVCUT AĞAÇLAR AŞILANSIN, YENİ FİDELER DİKİLSİN
  • 18.01.2021
Reklam

Keşan’a bağlı Gökçetepe Sahili’nde yaşayan bazı yazlıkçılar, zeytin ağaçlarının önemine dikkat çekti. Bölgedeki mevcut zeytin ağaçlarının aşılanmasını isteyen yazlıkçılar, yeni zeytin fideleri dikilmesini de önerdi.

Bu yönde proje yapılmasını da belirten yazlıkçılar, kendi bahçelerinde yıllar önce ektikleri zeytin fidelerinden ürün aldıklarını ve bunun geniş bir bölgede planlanmasını istedi.

Gökçetepe Sahili’nde yaşayan emekli öğretmen 85 yaşındaki Nedim Sakallı ve 79 yaşındaki eşi Bedriye Sakallı, 1976 yılından beri Gökçetepe Sahili’nde yaşadıklarını ve bu bölgeye ilk geldiklerinde yüzlerce zeytin ağacı bulunduğunu söyledi. Ağaçların hâlâ durduğunu ancak aşılanmadığı için ürün vermediğini belirten Sakallı çifti, kendi bahçelerine ektikleri yaklaşık 18 zeytin fidesinden ise yıllardır ürün aldıklarını kaydetti.

2-3 yıl önce ektikleri zeytin ağacından bile bu sezon ürün topladıklarını söyleyen Bedriye Sakallı, “Keşke her yer zeytin ağacı olsa. Şu an her yer zeytinlik olurdu. Bu bölge zeytin yatağı. Yaz kış yaprağı duruyor. Ömrü uzun ve yüzyıllarca yaşıyor. Çam gibi değil. Kolay yanmıyor. Bu bölgede yüzlerce yabani zeytin ağacı var. Onlar da aşılansa bölgeye katkısı olur.” dedi.

Keşanlı iş adamı ve aynı zamanda Gökçetepe Sahili Zeytindere Güzelleştirme Derneği Başkanı da olan Turgay Tarhan ise, evlerinin bahçesinde bulunan neredeyse yüzyıllık zeytin ağacından hâlâ ürün aldıklarını kaydetti.

Bölgenin Zeytindere mevkisi olarak anıldığını da vurgulayan Tarhan, “Eskilerden kalma bir Atasözümüz var; kendini düşünüyorsan tahıl ekeceksin, çocuklarını  düşünüyorsan meyve ekeceksin, nesiller boyu torunlarını düşünüyorsan zeytin ekeceksin diye. Bölgemizde zeytincilik başlamalı ve zeytin ağacı ekilmeli diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.

Gökçetepe köyünden sahile inerken yolun sağ tarafında bulunan bir alanda zeytin ağaçları olduğunu ve aşılama yaptıklarını ancak tutmayınca 3 yıl önce yeni fideler alıp diktiğini belirten Turgay Tarhan, “500 adet iki ayrı tür zeytin fidanı diktik. Zaman içinde hangisi daha başarılı olursa ağaçlandırmayı planlıyoruz.” dedi.

KESİM YAPILAN ALANLARA PROJE DAHİLİNDE ZEYTİN FİDANLARI DİKİLEBİLİR

Aynı zamanda bölgede yoğun olarak çam ağacı da bulunuyor. Karbondioksiti temizleyerek oksijen salma özelliği taşıyan çam ağaçlarının riski ise çabuk yanması. Küçük bir yangında dahi üzerindeki kozalakların patlayarak metrelerce uzağa sıçraması, yangın alanının artmasına da neden oluyor.

Çam ağaçlarının yangın açısından büyük risk taşıdığını belirten vatandaşlar, bölgedeki çam ağaçlarının zaman zaman kesilerek seyreltmeye gidildiğini ve bu kesim esnasında ise genç yaşlı ağaç ayrımı yapılmadığını öne sürdü.

Seyreltme yapılan yerlere de bir proje dahilinde zeytin fideleri dikilmesini öneren vatandaşlar, bu konuda ilgili kurumları planlama yapmaya davet etti.

Saros’un güneyinde birçok zeytin ağacı bulunduğunu ve bölgenin zeytinlikleriyle anıldığını kaydeden vatandaşlar, “Saros’un Kuzeyinde kalan bölgemize de zeytin fidanları dikilebilir. Sayın Valimiz ve Kaymakamımızın desteğiyle Orman Bölge Müdürlüğü ile görüşülüp bu yönde bir araştırma yapılarak proje üretilebilir.” diye konuştu.

SOSYAL MEDYADA YAYILAN BÖLGEMİZDEKİ ‘DELİCE’ AĞAÇLARIYLA İLGİLİ İDDİA…

Öte yandan, son dönemde sosyal medyada, bir araştırmacı tarafından kaleme alınan bölgemizdeki delice (aşılanmamış zeytin ağacı) ağaçları ile ilgili iddia paylaşılıyor.

Paylaşımda ‘delice’ ile ilgili şu iddia yer alıyor: “1951-1952 yıllarında İspanya Hükümeti, Türkiye’den çok yüksek miktarda odun kömürü satın almak istiyor.

O güne kadar İspanya’ya yapılan ihracat kalemleri arasında yer almayan bu talebin bir de özel şartı vardı: Kömürler İskenderun’dan Saroz Körfezi’ne kadar Akdeniz ve Ege sahillerinde doğada kendiliğinden yetişen ‘delice’ ağacından elde edilmesi isteniyordu!

İstek dönemin Hükümeti tarafından yüksek getirisinden sevinçle karşılanıyor, ülkemizde bol miktarda bulunan delice kömürü ihraç edilmeye başlanıyordu.

Görgü tanıklarının anlattıklarına göre, limanların üzeri gemi yüklemeleri sebebiyle kara bir bulut ile kaplanıyor göz gözü görmüyordu!

O yıllarda Ankara’da görev yapan ABD Ticaret Ataşesi, dönemin Dışişleri Bakanı’na ihraç edilen kömürün İspanya tarafından nasıl değerlendirildiği ya da nerelerde kullanıldığını araştırıp araştırmadıklarını soruyor.

Aldığı cevap, getirisinin önemli olduğu, nerede kullanıldığının Türkiye’yi ilgilendirmediği şeklinde oluyor. Bunun üzerine ataşe konuyu kendisi araştırıyor ve otoyollarda dolgu malzemesi olarak kullanıldığı bilgisine ulaşıyor. Bununla yetinmeyip ABD’de tanıdığı mühendislerden bilgi alıyor ve otoyolda kömür dolgunun bir yararı olmadığını öğreniyor.

Öğrendiklerini Bakan’a iletiyor, Türkiye’nin rahatsız olmadığını, gelirden dolayı memnun olduklarını söylüyor, konu kapanıyor…

‘Delice ağacının zeytin aşılamak için en uygun ağaç olduğunu bilenler Türkiye’ye oyun oynamışlardı.’

Sonuç olarak İspanya dünyanın en büyük zeytinyağı ihracatçısıdır  ve ne tesadüf ki aynı yıllarda Türkiye margarinle tanışmıştır…

Marshall yardımlarıyla Ege ve Akdeniz bölgemizdeki milyonlarca zeytin ağacımız kökünden sökülerek gemilerle Avrupa’ya götürüldü.

ABD bize bu ağaçların yerine milyonlarca kavak ve çam (çıra) fidanı verdi.

Kavak ağacı memlekette alerjik hastalıklar başlattı.

Çam ağacı ise bildiğimiz yağlı çıra idi. Dağlarımıza ovalarımıza her yere diktik.

Oksijenden başka hiç bir işe yaramayan bu ağaç, ülkemizin dağına bayırına dikilen saatli bomba oldular.

Bu ağaçlar yandığı zaman kozalakları patlayarak yanar halde 200 metre uzağa fırlamakta oradaki çam ağaçlarını da tutuşturmaktadır.

Bugüne kadar kimi gördüysem yetkili yetkisiz, beyinli beyinsiz herkese anlattım.

“ABD’liler bizim ormanlarımızı çam (ÇIRA) ağaçlarıyla dolduruyor, bir kibrit çakmasıyla 100 savaş uçağının verdiği zararı veriyorlar.

Şimdi soruyorum size devletimiz bu çam ağaçlarının yerine zeytin, ceviz, badem, incir, sakız ağacı dikse hem bu ağaçlar kolay kolay yanmaz hem de köylümüze bir gelir olur.

Hâlâ çam dikiyoruz bıkıp usanmadan.”

 

Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ