Reklam
Reklam

BİLİNÇSİZ TOPLUM YARATMAK

Mehmet Uslu
Mehmet Uslu
  • 16.08.2021

Güney Afrika Lideri Nelson Mandela: “Dünyayı değiştirmek için kullanabileceğiniz  en güçlü silah; eğitimdir” derken, Alman Lider Hitler’in akıl hocası Goebbels: “Bana, vicdansız bir basın verin, size bilinçsiz bir halk sunayım” der.
Mandela’nın amacı; “bilinçli toplumla ileri gitmektir,” Hitler’in amacı: “bilinçsiz toplumu koyun gibi gütmektir.”
            19 yıllık AKP İktidarının varlık kaynağı; hiç şüphe yok ki, yandaş basının yarattığı bilinçsiz toplumdur. Yandaş yazılı ve görsel basını izlerseniz, memleketteki hiç bir olumsuzluktan haberiniz olmaz, her şey toz pembedir, her yer güllük gülistanlıktır. Onların haberlerinde; enflasyon yoktur, işsizlik yoktur, açlık yoktur, trafik kazası, cinayet, kavga, hırsızlık vardır. Onların yangın haberi; ev-işyeri ve araç yangınlarıyla ilgilidir. Açık oturumlarda, muhalif konuşmacı göremezsiniz. Hiç bir olumsuzluktan haberi olmayan bilinçsiz toplum; her seçim sandığı önüne konduğunda, ülkenin dört dörtlük yönetildiğini sandığından, ampulün altına, “EVET” mührünü basıverir.
Türkiye’nin gündemi orman yangınları olduğu için, bilinçsiz toplum yaratma örneklerini, orman yangını haberleri üzerinden vereceğim.
AKP İktidarı desteğiyle, 750 milyon dolara satın alınan yandaş medyanın hangisi olduğunu, sağır sultan duyduğuna göre, sizin de bildiğinizden eminim, onun için adını yazmayacağım. Yazılı basında o medyanın Amiral Gemisi olarak adlandırılan gazetesinden yangın haberlerini okuyorum.
(Son dakika haberleri):Yazı başlığı: 12 Soruda Orman Yangını. Soruyu soran da, yanıtlayan da belli değil, ama bu bir haber, kaynağı  olması gerekmez mi? Amaç; halkı bilgilendirmek değil, yasak savmak.
Soru: Orman yangınlarına müdahale uçakları alınacaktı, neden alınmadı?
Yanıt: Orman yangınlarıyla mücadele çalışmalarında kullanılmak üzere amfibik uçaklardan kiralama usulüyle hizmet alınmıştır.
Soru: Türkiye’nin yangın müdahale araçları donanımı bölgelere göre nasıl, özellikle Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerde durum nedir?
Yanıt: Orman alan miktarları ve ormanların yangına hassasiyet durumuna göre araç ve ekip dağılımı yapılmaktadır.
Soru: Orman yangınlarında hava araçlarının rolü nedir?
Yanıt: Hava araçları, yeni başlamış orman yangınlarına etkili müdahalede,  büyüyen orman yangınlarında ise karadan müdahale eden ekiplerimiz büyük rol oynamaktadır.
Şimdi ben soruyorum: Bu üç soru ve üç yanıtta, orman yangınları ile ilgili hangi bilgileri edindiniz? Hatta son sorunun yanıtında yanlış bilgi verildiğinin farkına vardınız mı? Yeni başlamış orman yangınına hava araçları değil, kara araçları, büyüyen  yangına da kara araçları değil, hava araçları daha etkilidir.
Keşke, o kadar masrafa girip uçak kiralama zahmetine katlanmasaydık da, Cübbeli Ahmet Hoca’nın: “Yangını görünce tekbir getirin, çünkü tekbir o yangını söndürür” sözüne uysaydık.
Yangının 13. gününde aynı gazeteden haberler okuyorum. İlk sıralardaki haber: “KOMŞU; ALEV ALEV.” Anlıyorum ki, Yunanistan’da da orman yangını var. Akşam haberlerinde, yangının başladığı ilk günlerde,  Tarım ve Orman Bakanı’mız: “Envanterimizde orman yangın söndürme uçağımız yok” derken, Yunanistan’a iki yangın söndürme uçağı göndermekten söz ediyor.
Aynı gazetede, sırasıyla bir başka haber: “Ülke cayır cayır yanarken, suçüstü. Kundakçı çiftçiyi kıskıvrak yakaladılar” yazıyor. “Yandı gariban çiftçi” diyorum. Meğer anız yakıp ormanı yakan çiftçi haberi de İtalya’danmış.
Haberlerin son sıralarında da, Muğla’daki yangınla mücadele konusunda, CNN TÜRK muhabirinin verdiği bilgiler var. Ciddiyetsizliğin bu kadarına da pes diyorum.
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan yangınla ilgili ne demiş? İBB Başkanı Erdoğan: “Yanan alanlar, Orman Bakanlığı’nın sorumluluğunda. 15.09.1998” Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Sorumluluk Büyükşehir Belediyeleri’nin. 04.08.2021” Siyaset; “dün dündür, bugün, bugündür”
Yukarıda,  yandaş basına göre her şey, toz pembedir demiştim. Yandaş basın haberi: “Tokyo Olimpiyatlar’ında rekor kırdık, tarihi başarıya imza attık.” 108 sporcu ile ikisi altın, toplam 13 madalya alarak, 35. olmuşuz. Avustralyalı yüzücü McKeon tek başına 4 altın, 7 madalya kazanmış. Bunun neresi tarihi başarı. Ata Sporu dediğimiz güreşte bile 3 bronz madalya alabilmişiz. Ortada bir başarı vardır, ama ne rekor kırılmış ne de tarih yazılmıştır. Türkiye’de nasıl ki bütün olumsuzlukların sorumlusu muhalefet ise basına göre, oradaki başarısızlığın sorumlusu da şansızlık ve hakemlermiş.
Bilinçsiz toplumun sonu: Çöküştür. 1332-1406 yılları arasında yaşamış; tarihçi, sosyolog, filozof, siyasetçi ve devlet adamı İbn-i Haldun’a göre bir toplumun çöküş alametleri:
Dayanışmanın yok olması. Üretimin zayıflaması. Tüketim çılgınlığı. Vergilerin artması. Liyakatin dikkate alınmaması. Adaletsizliğin yaygınlaşması. Umutların kırılması. Göçün hızlanması. İblisane bir gurur ve kibir. Gösteriş, riyakarlık ve yalakalık olarak belirtilmiş. Ve en kötüsü de: Her şey normalmiş gibi, bütün bunları görmezden gelen ve kabullenen bir topluluğun olması, demiş.
İbn-i Haldun, 615 yıl öncesinden, bugünün Türkiye’sini tarif etmiş olabilir mi?
Türk Halkı olarak ne yapabiliriz?
Ya; dünyayı değiştirmek için en güçlü silah olarak eğitimi kullanıp, bilinçli toplum olacağız, ya da; yandaş basının bilinçsiz toplum yaratmasına izin verip; sonucuna katlanacağız. Karar sizin.
NOT: Sel konusunu haftaya yazacağım.
Saygılarımla. 15.08.2021

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ