HA SOÇİ, HA ANKARA
ABD’de, Başkan Biden ile görüşemeyen Erdoğan, ayağının tozuyla Rusya Lideri Putin ile görüşmek üzere Soçi’ye gitti. Haber kanallarında, görüşmelerle ilgili şöyle yorumlar yapılıyor:
Mit Başkanı, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü ve İletişim Başkanı ile 2 bakanın Soçi’ye gittiği, ama görüşmelere katılmadıkları eleştiriliyor. İki liderin başbaşa görüşmelerinde hangi konuları görüştüğü ve hangi kararları aldığı bilinmiyor, diyorlar. Çünkü basın açıklaması yapılmadı.
Soçi buluşması; gündemi değiştirmek için planlanmış olabilir mi? Masaya Suriye konusu yatırıldıysa; Milli Savunma Bakanı, Uluslararası ilişkiler yatırıldıysa; Dışişleri Bakanı, terör konusu gündeme geldiyse; Mit Müsteşarı, niye masada yer almamıştır?
Toplantı bitiminde kısa açıklamada Putin: “Görüşme, çok yararlıydı ve önemliydi” derken, Erdoğan: “Mevkidaşım Putin ile verimli bir görüşme yaparak Soçi’den ayrıldık” demekle yetinmiş. İki lider vedalaşırken, aşı sonrası antikor oluşumunu da konuşmuşlar, Putin’in antikoru; 15-16, Erdoğan’ınki; binin üzerindeymiş. Bu konuda farklı hesaplamalar varmış.
Soçi toplantısından bir şey öğrenemedik, Ankara toplantısına dönelim mi?
Soçi’de bakanlar ve Mit Müsteşar’ı toplantıya katılmadı. Ne olduğunu, neler görüşüldüğünü öğrenemedik diyenlere; üzülmeyin, Ankara’daki toplantıya bütün bakanlar katıldığı halde ben bir şey öğrenemedim, diyorum. Aslında kimse bir şey öğrenemedi.
Bilindiği gibi pazartesi günü Ankara’da Bakanlar Kurulu toplantısı vardı. Haber kanalları bütün gün, toplantı yapılacağı haberleri ile birlikte, toplantı bitiminde Cumhurbaşkanı’nın açıklama yapacağı bilgilerini de aktarmışlardı. Toplantı bitti, saat 19.15’te Cumhurbaşkanı ekranların karşısına geçerken, ben de televizyonun karşısına geçtim ve açıklamayı baştan sona dinledim. Cumhurbaşkanı, önce ABD’de yapılan Birleşmiş Milletler toplantısı ile ilgili bilgiler verdi. Ekim’de Meclis açıldığında, İklim Anlaşması’nı gündeme alıp, anlaşmayı onaylayacağız, dedi. Bu arada, ABD’de Türkiye’nin açılışından ve görkeminden de söz etti.
ABD ziyaretinde 2 gün içinde 2,5 milyarcık harcanmış. İtibardan tasarruf olmaz, dediler ya.
İş dünyası ile bir araya gelmesinden bahsettikten sonra, kamu yatırımlarından söz edip, ihracat rakamının 210 milyar doları aştığını söyledi. İthalat rakamı ve yükselen döviz, ağza alınmadı.
AKP’nin eğitim konularında yaptıklarını sayarken, “Türkiye, dünyada en yüksek kamu yurduna sahiptir” dedi. Değişik ülkelerden yurt ve yatak sayıları ile ilgili bilgiler verdikten sonra “yurt bulamıyoruz” protestoları için “gezinin farklı versiyonu” yorumunu yaptı. Bu arada: “Bay Kemal’in bunlardan haberi var mı” demeyi de ihmal etmedi. CE-HA-PE döneminde 30-40 kişilik ranzalı yurtlar vardı, şimdi 2-3-4 yataklı konforlu odalar var, dedi. Ben, 1964-1967 arası, 30-40 kişilik ranzalı yatakhanede yatarak, yatılı okudum. 54 yıldır evime-aileme ekmek götürebiliyorsam, o ranzalı yataklara borçluyum. Bugün, o az yataklı odalarda kalıp üniversiteyi bitirenler; iş bulamıyor, aş bulamıyor, evine ekmek götüremiyor. Bundan, iktidar yetkililerinin haberi var mı?
Erdoğan ara-sıra; Aziz Milletim dedi. Acaba, CE-HA-PE’liler Aziz Milletin neresinde? Ülkemin, ekonomi, pandemi, Suriye ve göçmen sorunları gibi can alıcı sorunları varken, şu ana kadar Bakanlar Kurulu’muzda şu, şu konuları görüştük, şu kararları aldık, dediğini duydunuz mu? Ne yalan söyleyeyim, ben de duymadım.
Soçi toplantısı 3 saate yakın sürmüş, herhalde Bakanlar Kurulu Toplantısı daha uzun sürmüştür. İki toplantı ile ilgili dişe dokunur bir açıklama duymadık değil mi? Sayın Cumhurbaşkanı konuşmasını bitirirken, pandemi konusuna da değindi. Bu konuda neler mi söyledi?
“Halkımız, pandemi döneminde maske, mesafe ve hijyene mutlaka dikkat etmelidir. Aşı konusunda da halkımıza çağrımızı yineliyoruz” deyip, açıklamayı sonlandırdı.
Ha Soçi, ha Ankara. Her iki halkın da bahtı kara. İki toplantıda da, kapalı kapılar ardında ne konuşuldu, doyurucu bir bilgi edinemedik. Seçim sandığı önümüze konduğunda “EVET” mührünü hep aynı yere basarsak, kendileri çalar, kendileri oynarlar, ne bilgi verir, ne açıklama yaparlar.
Saygılarımla. 03.10.2021 Mehmet USLU– Emekli öğretmen
