SOSYAL MEDYADAN SİYASİ İNCİLER

TV sunucusu elinde mikrofon, sokaktaki vatandaşa: “Erdoğan mı, Kılçdaroğlu’mu?” diye soruyor. Kılıçdaroğlu diyenlere:  “Neden Kılıçdaroğlu?” dediğinde: Kılıçdaroğlu’nun dürüstlüğünden, bir de onun denenmesinden söz ediyor. Ama; “zamları CHP yaptı” diyenler de var. Güler misin, ağlar mısın? Erdoğan yanıtı verildiğinde de: “Neden Erdoğan?” diye sorulduğunda:  Erdoğan diyen vatandaş: “Adam her şeyi yaptı, her verdiği sözü yerine getirdi” yanıtını veriyor.

            Hiç iktidar olmamış Kılıçdaroğlu’nu eleştirecek değilim. Tabi ki; 21 yıldır iktidarda olan eleştirilir. İsterseniz 21 yıl öncesine gidelim. “Yoksulluk ve yolsuzluk bitecek, yasaklar kalkacak” söylemiyle iktidara gelen AKP, döneminde bunların hangisini yerine getirdi?  Günümüzde, üç ayda bir zam yapılmasına rağmen, bazı emeklilerin gelirleri hâlâ açlık sınırının bile altında. Yolsuzluklar; yargı yerine parmak çoğunluğuyla Meclis’te hallediliyor. Cezaevleri;  akademisyen, bilim adamı ve gazetecilerle dolu olduğuna göre yasaklar devam ediyor demektir.
AKP hiç bir şey yapmadı mı? Bol bol inşaat yaptı, bol bol da borç yaptı.
2011 seçimlerinin sloganı: “Çılgın Proje, Kanal İstanbul nerede? (Bu projeye karşıyım.)
2018’de geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde: “Terör bitecek, ekonomi düzelecek, Türkiye uçacak” demişlerdi. Terör bittiyse; silahlı kuvvetlerimiz neden hâlâ yurtdışında terörle mücadele ediyor? Ekonomi düzeldiyse; neden Türk Lirası hergün değer kaybediyor, neden enflasyon hala rekor kırıyor? Neden ihracatımız sürekli ithalatın yarısı kadar? Türkiye’nin uçmadığını, uçamadığını yazmaya gerek yok herhalde.

            Sokak röportajını burada kesip, yazı başlığına geçmek istiyorum. Seçim yaklaştıkça, sosyal medyada günlük siyasi söylemler veya uygulamalarıyla ilgili inciler de dökülmeye devam ediyor. Üyesi olduğum gruplardaki arkadaşlarımın veya Facebook’ta rastladığım bu incilerin bazılarını sizlerle de paylaşmak istedim.
Tam sosyal medya incilerine başlayacaktım ki, telefonuma: “ARTIK PALAVRALARA  KARNIMIZ TOK” başlıklı bir ileti düştü. İleti özeti şöyle: Uluslararası projelerde, milyarlarca dolarlık iş bitirmiş birisi olarak kendini tanıtan kişi: “Hükümetin bir yılda 319 bin daire tamamlarız vaadi, mümkün değildir” diyor. Nedenlerini de şöyle özetliyor. “319 bin dairenin maliyeti yaklaşık, 32 milyar dolar, bu bütçe nerede” diyor. İnşaatları bir yılda tamamlamak için: 53 bin kalıpçı, 32 bin demirci, 100 bin ince işler ustası, 21 bin elektrik ve mekanik tesisatçı, 17 bin mühendis, 25 bin teknik ve idari kadro, toplam 250 bin kişi gerekmektedir. Bu kişiler nerede kalacak, diye soruyor.
10 milyon metreküp hafriyat için 10 bin kepçe ve kamyonu nerden bulacaksınız, diyor.
Gerekli olan 15 milyon metreküp betonu hangi santraldan karşılayacaksınız, sorusunu soruyor.
10 bin beton mikseri ve 3.400 beton pompası gerekli, bunlar nereden bulunacak, diyor. Bu iş en az 8-10 yıl sürer. Konteynır ihtiyacı bile en az 2-3 yıl bitmez diyor. Ben, onun yalancısıyım.
İşte sosyal medyadan inciler:
Bir arkadaşım, AKP İktidarı’nın sattığı şeker fabrikaları olayını eleştirirken şöyle demiş:
“Şeker fabrikaları satılırken halay çekenler; şimdi Tarım Kredi Kooperatifleri önünde, ucuz şeker kuyruğunda bekliyorlar”
İktidarın,“Almanya bizi kıskanıyor” söylemi ile ilgili bir inci:
“Edirne’de ciğeri; Bulgar, Yunanlı yer, Ürgüp’te balona; Alman biner, Antalya’da denize Ruslar girer, Bizim emeklimiz de: Almanya bizi kıskanıyor der.”

            Suriyeli sığınmacıları eleştiren bir inci de şöyle:
“Cenaze evinde misafirlik olmaz. Artık tek bir Suriyeliyi dahi kaldıramaz bu ülke. Biraz da, Körfez Ülkeleri ve Avrupa misafir etsin.”
“Harf devrimiyle bir gecede cahil bırakıldık” söylemini iğneleyen bir inci: “Osmanlı’dan, Cumhuriyet’e geçilirken resmi kayıtlara göre 100 erkekten 93’ü, her 1000 kadından 996’sı okuma yazma bilmiyordu. 40 bin köyün 35 bininde okul yoktu. Sen bir gecede cahil kalmadın. Bir gecede, 600 sene boyunca cahil bırakıldığını anladın.”
“Kendi arabamızı, gemimizi, uçağımızı kendimiz yapıyoruz” söylemiyle dalga geçen bir inci: “Nohutu, mercimeği, samanı, patatesi dışarıdan alıyor, ama uçağı, arabayı, gemiyi, denizaltını kendimiz yapıyoruz. Yemin ederim, Andersen yazamadı böyle masalı.”
Deprem bölgesindeki yokları irdeleyen bir inci: “Dün Milletin kafasına çay atanlar, bugün depremzedelere bir bardak çay veremiyor. Hani uzaya gidecektik Reiss!!
Ramazan ayı dolayısıyla oruçla ilgili iki inci paylaşacağım:“21 yıldır yapamadığını, 2023’ten sonra yapacakmış !? Biz bunu yersek orucumuz bozulur mu?”, “Bu oruç ne garip bir şey. Bir lokma ekmek yiyorsun,  bozuluyor. Milyonların hakkını yiyorsun, bozulmuyor”
Almanya’nın bizi kıskanmasıyla ilgili bir inci daha paylaşıp,  bu haftaki incilere noktayı koyacağım. “Almanya’da, 4896 km otoyol gidip, 17 köprü, 28 tünel geçtiğinde ödeyeceğiniz toplam ücret: 0 (sıfır) Euro.”  Türkiye de???
Saygılarımla. 25.03.2023  Mehmet USLU– Emekli öğretmen