YALAN VE ÖZÜR
Yazı başlığına geçmeden, bir güncel konuya değinmek istiyorum:
Meral Akşener; 14 Mayıs 2023 seçimine günler kala altılı masadan kalkmış, önce, Ekrem İmamoğlu veya Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı, sonra da cumhurbaşkanı yardımcısı olarak aday gösterilmesini önermiş, masaya olan güveni sarsmış, iktidarın ekmeğine yağ sürmüştü. Akşener şu anda da: “81 ilde kendi adayımızla seçime gireceğiz” diyerek; iktidarın ekmeğinin üstüne bal kaymak da sürmüş oluyor. Genel seçimde oyları yarıya düşmüştü, yerel seçimde sıfırlanırlar herhalde diye düşünüyorum. İktidarın birleşerek, muhalefetin dağılarak gireceği seçimin sonucu bellidir.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Ağustos ayının son günlerinde basına şöyle bir açıklama yapıyor: “Milletten ve kendi partisinden özür dilemesi gereken birisinin ortaya koyduğu: Yalan siyasetinden başka bir şey değildir.” Bu söylemin muhatabı, tabiidir ki; Kemal Kılıçdaroğlu’dur.
Sayın Ömer Çelik: AKP İktidarı’nın 21 yıldır attığı yalanlar ve özür dilemesi gereken konular o kadar çok ki; yalan ve özür konularını yanyana dizsek; okyanusa bir değil, onlarca köprü olur diye düşünüyorum. Bu yalan ve özür konularını hep beraber okuyalım mı?
Yalan ve özür konularının tamamını yazsam; ansiklopedi olur. Onun için, 85 milyonun belini büken gelir adaletsizliği ve hayat pahalılığı olduğu için ekonomik konulara ağırlık vereceğim.
Daha önceleri yılda bir belirlenen asgari ücret, son zamanlarda üç ayda bir belirlenir hale geldi. “Enflasyona ezdirmedik” dediğiniz çalışanların daha ilk aylıkları ellerine geçmeden, yapılan artışlar, enflasyonun altında kalıyor. 3 ay sonrasını göremeyen bir iktidar; daha 2011 yılında, 2023 hedeflerini belirlemiş, 2053 ve 2071 vizyonlarından söz etmişti. 2023 hedefleri neler miydi? Milli gelir: 2 trilyon dolar olacak, fert başına gelir: 25 bin dolara çıkacak, ihracatımız: 500 milyar dolarla rekor kıracak, işsizlik; %5’e düşürülecek, tek haneli enflasyonla tanışacaktık.
2011 yılında, 2023 için söylenenlerin yalan olduğunun belgesi aşağıdadır:
2024, 2025, 2026 yıllarını kapsayan 3 yıllık orta vadeli programa göre 2023 hedefleri, Eylül başında şöyle güncellenmiş: Milli gelir: 1,3 trilyon dolara, fert başına gelir: 12 bin 415 dolara, ihracat: 255 milyar dolara düşmüş, işsizlik: %10,1’e, enflasyon: %65’e yükselmiş. Gelir tahminleri ve ihracat yarı yarıya gerçekleşirken, işsizlik iki kat, enflasyon; 10 kat fazla çıkmış.
Karşılaştırma yapınca gözleriniz fal taşı gibi açıldı değil mi?
Cumhurbaşkanımız: “Hayat pahalılığı; ekonomik değil, psikolojik” diyor. İşte size, hayat pahalılığının psikolojik değil, ekonomik olduğunun belgesi: Son 5 yılda; 4 Hazine ve Maliye Bakanı, 4 Merkez Bankası Başkanı, 7 TÜİK Başkanı değişmiş. Yani ekonomi; yap-boz tahtasına dönmüş. 21 yıldır, tüm sorunların suçlusu olarak başkalarını gösteren AKP İktidarı, hayat pahalılığının sorumluluğunu da psikolojiye yüklemiş. Yalanda sınır tanımayanlardan daha ne beklenir ki!
Nureddin Nebati başkanlığında: “Faiz sebep, enflasyon sonuç” deniliyordu. %24’lerde olan Merkez Bankası faizi; %8,5’lara kadar düşürüldü. 2018 yılında: “Faizci, tefeci, yabancıların adamı” denilerek ekonominin başından uzaklaştırılan Mehmet Şimşek, kurtarıcı olarak Hazine ve Maliye’nin başına getirildi. %8,5 faiz; %25 oldu. Nas; ne oldu? Ortada bir yalan var, acaba hangisi yalan?
Buyurun size bir ekonomik yalan daha: 2023 Temmuz ayında asgari ücret yeniden belirlenecek, memur ve emekli maaş artışları enflasyona göre yeniden düzenlenecekti. İktidar ve TÜİK işbirliği ile Haziran enflasyonu düşük gösterildi, artışlar buna göre belirlendi. Genel seçimler öncesinde de; yaz aylarında enflasyonda düşüşlerin yaşanacağı müjdesi verilmişti. Ama sebze ve meyvenin en bol olduğu aylardan biri olan Ağustos ayında bile enflasyon; %58 olarak açıklandı.
OVP’de; 2023 vergi gelirleri: 4,2 trilyon TL öngörülürken, 2024 beklentisi: %76 artışla: 7,4 trilyon TL olarak açıklandı. Acaba diyorum; 2023’te MTV’yi iki defa almışlardı, 2024 yılında dört defa mı alacaklar, yoksa yeni vergi kalemlerini mi devreye sokacaklar? Bir KHK; her şeyi halleder.
Yaza yaza, yalanları bitiremiyorum. 2023 yılı Cumhuriyet’imizin kuruluşunun 100. Yılı. Yıl anısına bir 100. Yıl Marşı yazılıp bestelenmiş. 30 Ağustos’ta tanıtımı yapıldı. Biz; bu Cumhuriyet’in 100. Yılını Atatürk ve silah arkadaşlarına borçluyuz. Marşın tek bir yerinde GAZİ diye bir kelime var. Atatürk’ten söz edilmiyor. Atatürk’ün olmadığı 100. Yıl Marşı bir hiçtir. Zaten AKP, Cumhuriyet’in 100. Yılı demiyor. Türkiye Yüzyılı diyor. Marşın bir dizesi: “Türkiye Yüzyılı titretiyor dünyayı” şeklinde. Kusura bakmayın ama, ekonomik verilere göre; titreten değil, titreyen bir Türkiye var.
İktidarın başı Erdoğan 2023 yılı içinde: “Herkes hesabını, 2023’te; %20’ler civarında enflasyona göre yapsın” demişti. OVP’ye göre 2023 yılsonu enflasyon tahmini: %65. Fark: %45.
Hükümet Sözcüsü Ömer Çelik, Anamuhalefet Lideri Kemal Kılıçdaroğlu için: “Milletten ve kendi partisinden özür dilemesi gereken birisinin ortaya koyduğu: Yalan siyasetinden başka bir şey değildir” demişti. Yukarıda; 2011 yılında açıklanan ama tutmayan 2023 ekonomik hedeflerinin yalan olduğunu kanıtlamaya çalıştım. Hükümet sözcüsü Ömer Çelik’e bir soru sormak istiyorum.
Sayın Ömer Çelik: AKP olarak, sizin 21 yılda ortaya koyduğunuz da: Yalan siyasetinden başka bir şey değilmiş.
MİLLETTEN VE PARTİNİZDEN ÖZÜR DİLEMEYİ DÜŞÜNÜYOR MUSUNUZ?
Saygılarımla. 09.09.2023 Mehmet USLU– Emekli öğretmen
